Hande Fırat’ın 'pejmürde' kıyafeti senaryo muydu?






Nedim Şener, "Hande Fırat’ın “pejmürde” kıyafeti senaryo muydu?" başlıklı bugünkü yazısında Adil Öksüz'ün MİT ajanı olduğuna dair sahte belgenin ipliğini pazara çıkardı.













Gazeteci Nedim Şener'den FETÖ'cülere tokat gibi yazı. Şener, darbe girişiminde kafaları bulandırmak için servis edilen sahte belgenin hikayesini kaleme aldı. CHP'li vekillere gönderilen ihbar mektubuna da değinen yazar, iddiaları bir bir çürütüyor. İşte günün yazısı:

"FETÖ lideri Gülen ve FETÖ’cüler darbeyle amaçlarına ulaşamayınca ilk anda “senaryo, tiyatro” demeye başladılar. FETÖ'cüler bu yalanı herkese “yutturmak” için hâlâ maşaları aracılığıyla servis ettikleri sahte belgeleri kullanıyorlar. Tabii ki her yalanın bir müşterisi olur, yeter ki işine yarasın. Biz gerçeğe bakalım.

3 AYRI DÖKÜMANLA MONTOJLANARAK OLUŞTURULMUŞ

Son yazımda, darbenin planlayıcılarından FETÖ’cü Adil Öksüz’ün, “Timsah” kod adıyla MİT ajanı olduğuna dair sahte belgenin, üç ayrı dokümandan montajlanarak oluşturulduğunu ve Öksüz’ün hiçbir zaman MİT ile ilişkisinin olmadığını anlatmıştım.

Belgede imzası bulunan MİT yöneticilerinin ise o tarihte bahsedilen görevde olmadığını yazmıştım. Sahte MİT belgesi 18 Kasım 2016 günü @denizbayrak83 isimli Twitter hesabından servis edilmişti. Meğer sahte belgeler 4 Kasım 2016 tarihinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, CHP Milletvekili Aytun Çıray’a, gazeteci C.A’ya da ulaştırılmış. Ulaştıran tanıdık, “[email protected]” isimli mail hesabı.

SAHTE BELGELER CHP'YE GÖNDERİLMİŞ

Aynı kişi sahte belgeleri “@denizbayrak83” isimli Twitter hesabı üzerinden kamuoyuna, [email protected] mail hesabı üzerinden CHP’ye göndermiş. İhbarcı, sahte belgelerle birlikte yalan bilgiler içeren bir de ihbar mektubu yollamış.

CHP Milletvekili Aytun Çıray, ihbar mektubunu ve belgeleri İzmir Cumhuriyet Savcılığı’na iletmiş. Okuduğumda, “Kumpas davaları sürecindeki sahte ihbar mektuplarından biri” dedim. O zaman “yurtsever subay” rumuzu kullanılırdı, bu mektupta “yurtsever MİT’çi” süsü verilmiş, ama üslup aynı.

HER YALANIN MÜŞTERİSİ VAR

İhbarcı, mektubunda 15 Temmuz darbe girişiminin MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar tarafından kurgulanan bir “tiyatro” olduğunu yazıyor. “Tiyatro” kelimesini özellikle kullandığı belli çünkü müşterisi bir hayli var. İhbarcı, mektupta 2014 yılında “MİT Ajanı” yapılan Adil Öksüz’ün 11 Temmuz’da ABD’ye gidip 13 Temmuz’da dönmesinin bile kurgu olduğunu anlatıyor.

Darbe suçlamasını FETÖ’nün üzerine yıkmak için seyahatin planlandığını yazıyor. Dahası Hande Fırat’ın, 15 Temmuz gecesi CNNTürk’te Cumhurbaşkan Erdoğan’ın halkı sokağa çağırdığı Facetime görüşmesini 14 Temmuz günü MİT’ten N.Y. ile planladığını yazıyor.

GÖRÜŞMENİN N.Y.'NİN TELEFONUYLA YAPILDIĞI İDDİASI BOŞ ÇIKTI

İhbarcı, Erdoğan’ın Facetime görüşmesinin planlandığı gibi 15 Temmuz gecesi yanında olan MİT’ten N.Y.’nin telefonuyla yapıldığını anlatırken şu cümleyi yazmış; "Şu kadarı var ki Hande Fırat’ın yayına pejmürde kıyafetlerle çıkması bile planın parçasıydı."

Sadece internet aramasıyla Erdoğan’ın Facetime görüşmesinin Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ın telefonuyla yapıldığı, N.Y.’nin de 15 Temmuz gecesi Ankara’da MİT Müsteşarlığı’nda olduğu gerçeğini öğrenmek mümkün. Peki FETÖ bu yalanı niye servis ediyor?

Dedim ya; nasılsa her yalanın bir müşterisi vardır, yeter ki işine yarasın."