Savaş başlıyor!

 
 
 
 
 
 
 


Abdurrahman  DİLİPAK 
 
 
 



 


Son dakika haber: AB PARÇALANMAYA DOĞRU GİDİYOR. Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in Hristiyan Demokrat Birliği Partisi’nin iktidar ortağı olan Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nin lideri, Başbakan yardımcısı Sigmar Gabriel, Der Spiegel’e konuştu ve “Almanya’nın Euro bölgesinde kemer sıkma politikaları konusundaki ısrarı, Avrupa’yı her zamankinden daha fazla bölünmüş hale getirdi ve Avrupa Birliği’nin dağılma ihtimali ufukta belirdi” dedi.

Ben yazıyordum, birileri dalga geçiyordu. Onlar AK Partinin bölünüp parçalanmasını, Türkiye’nin bölünüp parçalanmasını bekliyorlardı. Sonuç ortada. Bekleyin, bakın daha neler olacak! Gidişat o ki, Türkiye ile ABD arasında yakın gelecekte son derece önemli krizler yaşanacak. Önce 20 Ocak’ı beklemek, ardından olacakları görmek gerekiyor.

 

Zaten AB ile ciddi bir sorunumuz var. Gidişat krizin daha da yoğunlaşacağını gösteriyor. Çünkü Avrupa giderek faşizme doğru kaymaya devam ediyor.

 

Öte yandan; NATO ile kriz kapıda. İncirlik konusu 15 Temmuz’dan beri gündemde. Darbe girişiminin ardında NATO’nun olduğu iddiası tek başına yeteri kadar sinir bozucu.. En son iddia İstanbul’daki terör saldırısının arkasında Gladyo’nun olduğu iddiası. Bu iddia sahiplerine göre GLADYO B’nin gerçek ismi JSOC’tu. Yani The Joint Special Operations Command. Müşterek Özel Operasyonlar Komutanlığı. Bu oluşum ABD’nin içinde kuruldu, sonra ağ gibi yayıldı. El Kaide de, DEAŞ da bunların eseriydi!

 

ABD’nin hem Gülen’e, hem de PYD’ye sahip çıktığı biliniyor.. NATO ülkeleri de hem FETÖ hem de PKK-PYD terör örgütü militanlarını korumaya devam ediyor.

 

Peki şu iddialara ne demeli: ABD, Suriye’deki kampta PKK’lı teröristlere askeri eğitim veriyor. Afrin kampında ABD’li askerlerin eğittiği PKK’lılar Türkiye’de eylem yapıyor. Türkiye’ye karşı örtülü bir savaş veriyor. İstihbarat birimleri tarafından Başbakan Yıldırım’a sunulan rapora göre, PKK’ya verilen silahlarla ‘modern bir askeri birlik’ kurulabilir. PKK’nın, sözde kantonlara inen hafif ve ağır silahlar ile birlikte, önemli miktarda cephaneyi Münbiç - El Bab - Afrin hattına naklettiği gelen bilgiler arasında. Silah eğitiminin de bizzat ABD’liler tarafından “hızlandırılmış kısa dönem kurslar” biçiminde veriliyor.. Bu kamplarda aynı zamanda PKK-PYD ile birlikte hareket eden Hristiyan güçler, Ezdiler de var. Hristiyan gerillalar arasında yerli milisler kadar, Afrika, Latin Amerika, Avrupa, Asya, Balkanlar ve Rusya’dan gelenler de var. Bu koalisyona verilen silahlar arasında uçaksavarlar, Dockalar, Kalaşnikof, Dragunov ve G-3 otomatik piyade tüfekleri yer alıyor. ABD bu paramiliter gruplara sadece silah ve mühimmat desteği değil savaş eğitimi de veriyor. 

 

Bu konuda başka iddialar da var. Bunlar arasında uygun tipler ve başarılı elemanlar Gladio-B’ye alınıyor ve bölgede operasyonlar için özel bir operasyon timi oluşturuluyor.. Yani ABD ve NATO sadece destek vermiyor, bu kaynaktan kendisi de en azından istihbarat ve insan kaynakları açısından besleniyor.. Ha, bu arada Gezi kalkışmasında Taksim’i savaş alanına çeviren “Geziciler”in oluşturduğu “Birleşik Haziran Hareketi”, laiklik üzerinden milletimizi provoke etmeye devam ediyor. Yani birileri yine iş başında.. Bu ve bunların kimler tarafından kullanıldığını, yönlendirildiğini artık çok iyi biliyoruz.. Bakın soğuk savaş yeniden başladı.. 15 Temmuz bu anlamda bir kırılma noktası.

 

Zaten bu savaş, olaylar bu şekilde gelişmese de bir şekilde başlayacaktı. Çünkü BOP üzerinden ilk etapta 22 ülkenin sınır, rejim ve iktidar yapıları değiştirilecekti. Bu soğuk savaş dalgasının ilk etkisi Kuzey Afrika, Arap yarımadası ve ön Asya’da kendini gösterecekti.. “Arap Baharı” dedikleri buydu aslında. “İslam and Democrasy Fontation” bunun için “Demokrasi” etiketi ile soğuk savaş için “Özgürlük, acıklı, yeniden yapılanma” hareketleri için hazırdı.. Bizdeki “Gezi” aslında böyle bir planın bir parçasıydı.. Kademeli olarak İran, Balkanlar, Kafkasya, ön Asya, Nil Vadisi ve tüm Afrika’ya doğru genişleyecekti.. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı!

 

Bu arada; Trump’ın akıbeti hâlâ belli değil.. Bu yeni başlayacak savaş, eski soğuk savaştan ibaret değil. ABD kendi içinde de ayrıştı.. Bu kez kriz çok daha derin. Trump’ın göreve gelip gelmeyeceği belli değil. Gelse de, gelmese de kriz derinleşerek devam edecek. Trump’ın göreve başlasa bile görevini salimen tamamlayıp tamamlamayacağı belli değil. Başkanlık seçimlerinin meşruiyetine ilişkin tartışmalar son yayınlanan raporla daha da içinden çıkılmaz bir hal aldı. CIA, FBI ve NSA’in ortak hazırladığı 25 sayfalık raporda, Moskova açık bir şekilde Trump’ın seçimleri kazanması için devreye girmekle suçlandı. Raporda, Demokratların adayı Hillary Clinton’ı itibarsızlaştırarak Donald Trump’ın seçimleri kazanmasını sağlamak için siber saldırı emrini Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bizzat verdiği belirtildi. Peki şimdi ne olacak. Seçimler yenilenecek mi? Seçimler tartışmalı eyaletlerde mi, bütün eyaletlerde mi yenilenecek. O zamana kadar ülkeyi kim yönetecek. Partiler eski adaylarla mı yola devam edecek yoksa adaylar da değişecek mi? Sonuç değişmezse ne olacak. Değişirse bu kez kaybeden taraf itiraz eder ve belge sunarsa ne olacak?

 

Bana göre ABD içeride birlik sağlamak ve halkın bölünmüşlüğünü, “ölümü gösterip hastalığa razı etmek için” gizli bir el 11 Eylül’ü hatırlatan bir dış tehditle giderek can sıkan siyasi tartışmaları durdurmak isteyebilir.. Şimdi, 20 Ocak’ı bekleyeceğiz. Trump eğer yemin eder ve göreve başlarsa Nisan sonuna kadar, yani 90 günlük bir süre içinde olacakları görmek lazım.. Sonrası adım adım devam edecek, yaşayanlar görecek!

 

Mayısı bekleyelim. Hem Türkiye, hem bölge, hem AB, ABD ve NATO’da olacakları görmek için biraz daha beklememiz gerek, ama tabii ki, bu arada yapacak çok işimiz var. Suriye, DAEŞ, PYD, PKK, FETÖ, NATO, ABD, AB ile ilişkiler, Anayasa referandumu ve yeni hükümet teşkili hepsi bu zaman dilimi içinde gerçekleşecek..

 

Bakın 2017’nin ilk çeyreği çok önemli.. Açı ve istikamet bu zaman diliminde şekillenecek gibi. Sonrası o istikamette devam edecek. Birilerinin “Vay” haline.. ABD’nin, İsrail’in, NATO ülkelerinin, İngiltere’nin, AB’nin vay haline ki, ne “vay!” Ve tabi sadece Şeytan’ın rızasının tecellisinin vesilesi olanlar için değil, içeride ve dışarıda onların muhibleri için de vay onlara! Allah servet ve iktidarı halklar ve ülkeler arasında evirir çevirir! Selam ve dua ile..


YeniAkit
9 Ocak 2017