Bu haftaki listemiz, çocukların tanınmış aktörlere -deyim yerindeyse- taş çıkarttığı, çok da bilinmeyen filmlerden oluşuyor. 

Keyifli seyirler dilerim. 

1.The Fall:Ne desek az bu film için. Yazacağımız hiçbir şey kafi gelmeyecek filmi anlatmaya. Filmde görecekleriniz; hayal gücü, içtenlik, iletişim, görsellik ve gerçek üstü mekânlar… Yani film kısaca bir tablo gibi, hayranlık uyandırıcı. Olay, hastanede yatan bir dublörle, omzu kırık bir kız çocuğunun arkadaşlığına dayanıyor. Ama öyle böyle değil, tek kelimeyle muhteşem. Ufaklığın oyunculuğu da şapka çıkarttırır cinsten.

2.The Boy in the Striped Pajamas:Adı sizi yanıltmasın. John Boyne’un aynı adlı kitabından uyarlanan bu film, fena halde trajik ve acı dolu. Bruno ve Shmuel adlı bambaşka koşullara sahip iki ufaklığın, aradaki dikenli telleri yok eden dostluğunu anlatıyor.

3.Beat the Drum:AIDS yüzünden yetim kalan Musa’nın karşılaştığı zorlukları anlatıyor Davulun Sesi. Filmin yapımcıları kazandıkları parayı, Kenya’da ‘Beat the Drum’ adında bir köy kurmak, AIDS yüzünden ailelerini kaybetmiş çocuklara bu köyde barınak ve yiyecek sağlamak için harcamış. 

4.A Brand New Life:Babası tarafından yetimhaneye bırakılan bir çocuğun hayatını anlatan film, aynı zamanda yönetmeni Ounie Lecomte’nin gerçek hayatından bir kesit olma özelliğine sahip. Başrol oyuncusu Kim Sae-ron’un başarılı performansı zaten çarpıcı bir konusu olan filmi daha da etkileyici kılıyor.

5. Pan’s Labyrinth:İspanya İç Savaşı’nı, Ofelia’nın yaşamı üzerinden anlatan harika bir film. Özünde, psikolojik sorunların, insanın yaşadığı çevreyle ve içinde bulunduğu koşullarla doğrudan ilgili olduğunu anlatmıyor, bildiğin bağırarak söylüyor, çığlık atıyor, haykırıyor. Zaten filmin sloganı da filmin özeti niteliğinde: “Gerçekler sizi sardığında, tek sığınağınız hayal gücünüzdür.” Ofelia da tam olarak bunu yaşıyor işte, gerçekler ağır geldiği için, hayal dünyasına sığınıyor.

6. Pa Negre:Listedeki en sağlam filmlerden birisi. Goya’da en iyi film dahil toplamda 9 ödül kazandı. İspanyol sinemasının başyapıtlarından birisi. Kısaca,

 11 yaşındaki bir çocuğun hayat mücadelesini anlatıyor. İzlenmesi zor bir filmdir, demedi demeyin.

7.Rang-e khoda:Babasının gelip onu almasını bekleyen, doğa aşığı kör bir çocuk ve gözleri görmeyen çocuğundan utanan, yeniden evlenmeyi düşünen bir baba… Duygusal ve etkileyici bir İran filmi. “Aslında kör olan kim?” sorusunu sorduruyor izleyene.

8. Empire of the Sun:Filmde oradan oraya koşturan, içinde bulunduğu korkunç koşullara uyum sağlamaya çalışan Jim karakteri çok tanıdık gelecek size. “Bugün yeni bir kelime öğrendim: Atom bombası” repliğiyle zihinlere kazındı bu film.

9.A.I. Artificial Intelligence:Belirsiz bir gelecekte, insanoğlu, dünyanın çoğunun sular altında kaldığı bir yeryüzünde yaşamaya çalışırken, teknolojinin nimetlerinden yararlanarak hayatlarını kolaylaştırmak amacıyla 'yapay zekalı' robotlar üretirler. David madde ve mana olarak tam bir insan gibi donatılmış bir robottur. Sevmeye programlanmış olan ilk robot çocuk David, o sırada hasta olmasından dolayı tedavisi bulunana kadar çocukları dondurulmuş bir aile tafından deneme süreci olarak evlat edinilir. David, yaşadığı aile ortamında evlatlığın gerektirdiği sevgi ve bakımı kapsayarak, giderek çiftin çocukları haline gelmesine rağmen, umulmadık olaylar hayatı 'Robot David' için imkansız bir duruma sokar.

10:Cafarnaúm:Bir doğum belgesi bile olmayan, mutsuz bir evliliğin ürünü olan Zain (Zain Al Rafeea), bıçakla adam yaralama suçundan ıslahevine düşmüş bir çocuktur. Buradayken anne ve babasına "beni neden dünyaya getirdiniz?" sorusunu sorarak dava açan Zain'in dokunaklı yaşamı filmde konu ediliyor.