Gri bir şafaktı zaman.

Fecrin hüznünü solumaktaydı mavi deniz, uçsuz bucaksız ufuklar..

Cesaret kuşanmıştı yürekler zulmün karşısında. Adalete kapalı gözlere, merhamete tıkalı kulaklara bir manifestoydu işte bu kalkan gemi..

Bir gri şafaktı zaman

Engin denizlerin sessizliğinde merhametin sesini dinliyor, umuda doğru yol alıyordu ruhlar.

Her şey bir vicdan borcu içindi!.

Bitmeyen bir çilede soluksuz kalan ciğerlere bir nefesti yüreklerde taşınan. 

Bebeklerin ağlamadığı, hastaların ilaçsız annelerin çaresiz kalmadığı, hiçbir masumun ölmediği bir dünyaydı istenen.

İnsanlığın  yüreğine adalet ve merhameti taşıyacak bir gemiye yüklendi tüm umutlar, Nuh’un gemisi misali..

Öyle ya bir yerden başlanmalı değil miydi artık!.

Bunca ateş sarmışken yeryüzü coğrafyasını, Kudüs işgal altında Gazze ablukadayken “seyreden olmak” yetmez miydi gayrı?

İbrahim’in ateşine su taşımak nasıl onur idiyse minik kuş için, adalete doğru yelken açmak da işte öylesine kıvançtı, özgürlük sevdalılarına..

Bir gri şafaktı zaman

Engin denizlerden semaya kanatlandığında özgürlük kuşları..

Tam 10 beyaz kuş kanat çırptı sonsuzluk alemine, 10 ayrı öğreti bırakıp vicdanına insanlığın..

Furkan, Cevdet, Necdet, Ali haydar, Uğur Söylemez,Çetin, Cengiz, Fahri, İbrahim, Furkan diye seslendi melek, gri şafakta kızıla boyandığında suskun denizler.

Şeref tacı giymiş 10 ruh semaya yükseldi meleklerin kanadında ve eğilip baktılar yeryüzüne buruk bir tebessümle.

“Ah” dediler tıpkı Habibünneccar gibi ”ah ne olaydı hakkı görebilseydiniz” insanlığın vicdanı merhametin kalbiyle buluştuğunda fecrin aydınlığına doğru hüznü kuşandı tüm âlem.

Bir gri şafaktı zaman…

Günlerden Mavi Marmara

Aylardan hüzün…

….

10 yıl geçti şehitler uçurduğumuz seher vaktinin üzerinden.. 

değil on, yüz yıl geçse unutulmayacak şehitlerin aziz hatırası ve Kudüs davası..

Vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz, sürüp gidecek bu kutlu yolculuk, aynı aşk, şevk ve azimle devam edecek.

“Etrafı Mübarek kılınmış topraklarda” yüzyıldır yaşana acıları unutursak vay bize, bize!. 

Zorla evlerinden çıkarılan ihtiyarlarıı, gözü yaşlı kadınlar, toprağı kanıyla sulayan fidanları unutursak yaşar mı hiç ruhlarımız.

Sekteye uğradı diye umut etse de israiloğulları, Kudüs yorulmadan, bıkmadan sürüp gidecek ve asla vazgeçilmeyecek davamız, Aksa namaz kılana dek devam edecek sevdamızdır bizim..

Mavi Marmara yoluna devam edecek ve biz bu kararlılığımızı 31 Mayıs akşamı saat 20.00’de hep beraber haykıracağız, insanlığın vicdanına. Sanal Miting ile 10 binler olup ses vereceğiz Gazze’ye, Kudüs’e tüm Filistin’e...

“Kutlu Sefer 10 yaşında”..

Not:

Mavi Marmaranın 10.yıldönümünde İHH Tarafından deklere edilen Uluslararası Kamuoyunun Talepleri şu şekildedir.

  • İsrail işgal Ettiği topraklardan çekilmelidir

  • Gazze’ye uygulana illegal abluka bir an önce kaldırılmalıdır

  • Filistinlilerin ülke içinde ve dışındaki özgürce hareket etmelerinin önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır

  • Müslümanları kırmızı çizgisi olan Kudüs asla pazarlık konusu yapılmamalıdır.

  • Başta Gazze olmak üzere Filistin halkına her türlü insani yardım ulaştırılmalı ve bu konudaki engeller kaldırılmalıdır

  • Uluslararası hiçbir geçerliliği olmayan sebeplerle tutuklanan Filistinli tutuklular acilen serbest bırakılmalıdır.

  • Dışarıdaki kimliksiz olarak yaşayan 6 milyonu aşkın Filistinli mülteci bir an önce evlerine dönmelidirler

  • Filistin topraklarında kurduğu bütün yerleşkelerden çıkmalıdır.

  • Müslümanların üç hareminden biri olan Mescid-i Aksa’yı taciz etmekten vaz geçmeli ve Aksa bütün Müslümanlara açmalıdır

  • İsrail asılsız iddialarla Filistinlileri öldürmekten, tutuklamaktan ve evlerini yıkmaktan vaz geçmelidir