Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Serik (Boğazkent) Belediyesi arasında 09.04.2012 tarihinde “Kıyı Kesimi Günübirlik Alan İşletme Protokolü” imzalanmış ancak Belediye tarafından Protokol şartlarının uzun suredir yerine getirilmemesi nedeniyle günübirlik alanlar Serik Belediyesinden alınmıştır.

Bilindiği üzere, Kültür ve Turizm Bakanlığı bu yılının başında Serik İlçesi, Belek ve Kadriye mahallerinde yapmış olduğu çevre düzeni planı ve imar planı düzenlemeleriyle, Belek mahallesinde yaklaşık 240 bin m2’lik, Kadriye mahallesinde ise yaklaşık 60 bin m2’lik bir alanı halkın kullanımına kapatarak Turizm Tesis Alanına dönüştürmüştür. Ayrıca, 8 kilometre sahil uzunluğu olan Belek’te yapılan bu planlama ile yöre halkı, bu bölgede yazlıkları bulunan 10 binlerce vatandaşımız ve hatta yabancıların denize girebilecekleri sahilin uzunluğu 830 metreden 259 metreye indirilmektedir. Halkımızı daracık bir alana sıkıştırılmaktadır.

AKP’li Belediyenin Protokol şartlarını uzun suredir yerine getirmediği tespitinin yer aldığı 2019 Yılı Sayıştay Denetim Raporu bulgusunun içeriğinde;

“Protokolün “Amaç” başlıklı 1’inci maddesinde protokolün amacı Özel Çevre Koruma Bölgelerinin sahip olduğu çevre değerlerinin korunması amacıyla, Belek Özel Çevre Koruma Bölgesi Boğazkent Beldesi kıyı kesiminin günübirlik kullanıma uygun olarak işletilmesine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi olarak ifade edilmiştir.

Protokolde işletme süresi, 09.04.2012-31.12.2021 tarihleri arası ve 2012 yılı kira bedeli ise 190.598,00 TL olarak belirlenmiş, izleyen yılların işletme bedellerinin Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE, bir önceki yılın aynı ayına göre) oranında artırılacağı ifade edilmiştir.

Protokolün “İşletme Esasları” başlıklı 11’inci maddesinde ise, fiyat uygulamaları hususunda Belediyenin sorumlu olacağı hüküm altına alınmıştır.

Antalya İl Çevre Müdürlüğü tarafından 2018 yılı Ocak ayından itibaren Bakanlığa yazılan bilgilendirme yazıları ile Serik (Boğazkent) Belediye Başkanlığına yazılan uyarı yazıları incelendiğinde, şu hususlar tespit edilmiştir;

· Belediye Başkanlığı tarafından Protokol kapsamında ödenmesi gereken kira bedelleri 2016 yılından beri ödenmemektedir. 2016 yılı için ödenmesi gereken kira bedeli 228.538,50 TL; 2017 yılı için 265.950,25 TL; 2018 yılı için 309.486,31 TL ve 2019 yılı için 401.218,05 TL olmak üzere toplam 1.202.193,11 TL ve gecikme faizi.

· Söz konusu alanda Protokol şartlarına aykırı yapılar mevcuttur.

· Deniz kaplumbağaları yumurtlama sahası içerisinde bulunan yaklaşık 1.000 metrekarelik alanda, Belediye tarafından halı saha yapılması amacıyla traktör ve iş makineleri kullanılarak kum tepeleri yok edilmiş, dolayısıyla kaplumbağaları yuvalama sahalarına zarar verilmiştir.

· Düzleştirilen alan tel örgüyle çevrilmiş ve çimlendirilmiş, alanın doğal yapısı tahrip edilmiştir.

· İl Müdürlüğü tarafından tespit edilen uydu görüntülerine göre, kumsal alanından iş makinesi ile kaçak kum alımı yapılmış, iş makinaları belirtilen kumul alanlarda bekletilmiş ve alan geri dönüşü olmayan bir duruma getirilmiştir.

· İzinsiz yapılar yapılması, alanın tahrip edilmesi, alandan kum çekilmesi ve kaplumbağa yumurtlama sahalarına zarar verilmesi suretiyle 3621 sayılı Kıyı Kanunu’na, 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın Kumsal Alanlara İlişkin Plan Hükmüne, Birincil Koruma Bölgesine ilişkin plan hükmüne ve İkincil Koruma Bölgesine ilişkin plan hükmüne aykırı hareket edilmiştir.

· İl Müdürlüğü tarafından birçok kez Belediye Başkanlığına yazı yazılmış ve Protokol hükümleri ile meri mevzuat çerçevesinde alanın eski haline getirilmesi istenmiş, ancak Belediye tarafından gerekli işlemler yapılmamıştır.”

hususlarına yer verilmiştir.

Görüldüğü üzere, Serik Belediye Başkanlığı tarafından hem kira bedeli ödenmemiş hem de Protokolde yer alan birçok hükme aykırı hareket edilmiştir. Bu Protokol ihlallerinin, İl Müdürlüğü tarafından yapılan tespitler ve görüntüler ile de kayıt altına alındığı, Belediyeye birçok kez uyarı yazısı yazıldığı, ancak Belediyeden bir cevap alınamadığına da raporda yer almaktadır.

Serik sahillerin halkın elinden alınması, Sayıştay Raporuna da giren nedenlerden ötürü AKP’li Belediyenin yarattığı bir sonuçtur.

Halkını değil de rantı kayıran, kollayan hizmet anlayışını benimseyen AKP’li belediyelere en son yerel seçimlerde vatandaşın kestiği cezayı gördük. Vatandaşımız hakkı olana sahip çıkmayı bilir ve zamanı geldiğinde yanlış yapana cezasını keser.