54’üncü Hükümet’in başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ekonomi danışmanı Prof. Dr. Osman Altuğ, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınması ve sonrasında dövizde yaşanan dalgalanmalarla ilgili Millî Gazete’ye değerlendirmelerde bulundu. Görevdeki kişileri değiştirmekle sonuç alınamayacağının altını çizen Altuğ, iktidara “Bir futbol takımında futbolcuyu değiştirirsiniz ama sistemi değiştirmezseniz o futbol takımı başarılı olamaz. Demek ki Türkiye’nin sistem sorunu var” çağrısında bulundu.

Milli Görüş Lideri ve 54’üncü Hükümet’in başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ekonomi danışmanlarından Prof. Dr. Osman Altuğ, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınması ve sonrasında dövizde yaşanan dalgalanmayla ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Görevdeki kişileri değiştirmekle sonuç alınamayacağının altını çizen Altuğ, “1-Cahiller kişileri konuşur. 2-Yarı cahiller olayları konuşur. 3-Ergin insanlar işi konuşur. Demek ki görevdeki kişileri değiştirmekle sonuç alınamıyor. Ve her seferinde bir sukutuhayal yaşıyorsunuz. Bir futbol takımında futbolcuyu değiştirirsiniz ama sistemi değiştirmezseniz o futbol takımı başarılı olamaz. Demek ki Türkiye’nin sistem sorunu var” diye konuştu.

BU MODEL TÜRKİYE’YE GİYDİRİLMİŞ DELİ GÖMLEĞİDİR

Türkiye’nin 12 Aralık 1999’dan itibaren “düşük kur, yüksek faiz” modelini uyguladığını hatırlatan Altuğ, “Bu model o zaman da söylediğimiz gibi Türkiye’ye giydirilmiş bir deli gömleğidir. Şimdi deli gömleği çıkartması için uğraşıyoruz. Diyoruz ki; ‘Kardeşim faizi düşürmekle bir sonuç alamazsınız, asıl olan üretimin artırılmasıdır. Üretim artmadıkça enflasyon düşmez. Ve sadece para politikalarına dayalı olarak da enflasyon politikaları olumlu sonuç vermez. Bu genel kabul görmüş bir olaydır. Siz hâlâ ‘düşük kur, yüksek faiz’ modeline devam etmekte ısrar ediyorsunuz. Madem serbest pazar ekonomisiyle kalkınma modelindesiniz, dolayısıyla manipüle etmemeniz lazım. Türk Lirası’nı manipüle ede ede değerini artıramazsınız. Adı üzerinde manipülasyon; belki kısa süre için olumlu sonuçlar doğurabilir ama sonrasında hayal kırıklığına sebep olur” değerlendirmesinde bulundu.

SAHNE VE SENARYO AYNI SANATÇILAR DEĞİŞTİRİLİYOR

Merkez Bankası Başkanı veya Hazine ve Maliye Bakanlığı değişiklikleriyle ilgili de konuşan Altuğ şöyle devam etti: “Sahne aynı sahne, senaryo aynı senaryo sadece sahnedeki sanatçılar değiştiriliyor. Sahnedeki sanatçıların değişmesiyle oyun değişmiyor. Ekonominin kuralları acımasızdır, aynı yer çekimi kanunu gibi. Arz-talep kanununa göre herhangi bir şeyin talebi artarsa onun fiyatı artar. Dolara ihtiyacın var mı? Var. Dolara ihtiyacın arttıkça da doların Türk Lirası cinsinden yükselmesi gayet doğaldır. Ekonominin tek bir kanunu vardır; arz ve talep kanunu. Bu kanun Meclis’ten çıkan kanundan farklı bir kanundur ve doğal bir kanundur.”

YENİ BİR MODEL UYGULAMAK ZORUNDAYIZ

Türkiye’nin ekonomideki bu dalgalanmadan kurtulması için önerilerini sıralayan Altuğ, şunları kaydetti: “Müteşebbisin önündeki bütün engelleri kaldırmak lazım. Müteşebbis yatırım yaparsa, üretim yaparsa, istihdam sağlarsa o zaman ekonomi rahatlar. Birinci mesele güven engeli… Yatırımcı neye güveneceğini şaşırmış vaziyette. Vergi engeli var. Vergi alamadıkça sürekli olarak vergi verenlere zam yapıyorsunuz. Öbür taraftan ‘düşük kur, yüksek faiz’ modeli uyguluyorsunuz. Üretici yabancı mallara karşı haksız rekabet altında. Çünkü yabancı malların fiyatları döviz cinsinden. Türkiye yeni bir model uygulamak zorundadır. Ekonominin de, yönetiminin de çivisi çıkmış vaziyette. Ekonominin kanunları vardır, bu kanunların uygulanması lazım. Onun için yeniden yapılanma sürecine girmemiz şart. Ekonomi reformu lafla olmaz. Türkiye’nin böyle bir siyasi iradeye ihtiyacı var.”

Kaynak: Milli Gazete  / Bünyamin Güler