AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, ödenmemiş hakları için mücadele eden maden işçilerinin Ankara'da kendisiyle görüşmesinden sonra polis müdahalesiyle karşılaşmasına ilişkin "Açık söyleyeyim ben bunu anlamakta zorlanıyorum" dedi.

AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, ödenmemiş hakları için mücadele eden maden işçilerinin Ankara'da kendisiyle görüşmesinden sonra polis müdahalesiyle karşılaşmasına ilişkin "Açık söyleyeyim ben bunu anlamakta zorlanıyorum" dedi. 

Soma ve Ermenek'ten Ankara'ya yürüyüş yapmaları engellenen maden işçilerinden bir grup, geçtiğimiz ay Meclis'te AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'le görüşmüş, bu görüşmelerinin ardından yapacakları basın açıklaması ise polislerce engellenmişti.

AKP Tokat Milletvekili ve Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Haber Global kanalında yayınlanan '40' programında Jülide Ateş'in konuyla ilgili sorusuna yanıt verdi.

Ateş'in konuya ilişkin "Soma ve Ermenekli maden işçileri sürekli polis ve jandarma ablukasında. Sanki topluma bir tehdit içeren grupmuş gibi lanse edildiklerini görüyoruz. Oysa insanlar haklarını arıyorlar." demesi ve bunun nedenini sorması üzerine Zengin şu ifadeleri kullandı:

"Buna çok üzüldüğümü söylemem lazım. Onları ben davet ediyorum. Güzel yemek ikram ediyoruz. Oturuyoruz, nasıl yardımcı olabileceğimizi anlatıyoruz. Sonra Kızılay'da çıkıyorlar bir basın açıklaması yapacaklar, bir bakıyorum tartaklanıyorlar. Açık söyleyeyim ben bunu anlamakta zorlanıyorum. En ufak bir ihtimal görseydim böyle bir şeyle karşılacaklarına dair elimden ne geliyorsa yapardım. Söyleyecekleri tek şey de şuydu bence: 'Biz gittik Özlem Hanım'la konuştuk. Yardımcı olacağını, elinden geleni yapacağını söyledi.' Jandarma da polis de elbette görevini yapacak. Ama bu görevini yaparken her an onların insanların onları gördüğünü, bütün toplumun nazarının orda olduğunu görerek yapmaları gerekiyor."

Zengin, "Türkiye, İstanbul Sözleşmesi'den çekilmeli mi?" sorusunu da şöyle yanıtladı:

"Bir kere İstanbul Sözleşmesi'nde LGBTİ ile ilgili bir şey yok. İstanbul Sözleşmesi'nin tartışmalarını anlamıyorum. Bir grup insan bunun lehte bir gurup da aleyhte olduğunu söyleyebilir. Bu sözleşmeyle birlikte gelen hassasiyet oluştuğunu görüyorum ve AK Parti ve KADEM'e saldırı gerçekleşiyor. Bunun bilerek yapıldığını düşünüyorum. Sadece sözleşmeye yönelik yapılan bir tartışma değil. "