Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Doktorların 14 Mart Tıp Bayramını kutlayan Kılıçdaroğlu, "Gitmeyeceksiniz, biz onları göndereceğiz." dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin yaşadığı 5 sorun için 3 çözüm yolunu da aktardı. Kılıçdaroğlu, Seçim Kanunu'ndaki değişikliğe ilişkin ise "Gideceklerini çok iyi biliyorlar, amaçları değişiklik yapıp koltuğumuzu nasıl koruruz. Millet kararını vermiş, seni yolcu edecek." ifadelerini kullandı. 

Kılıçdaroğlu, "Devlet dediğiniz kurum haksızlık yapmaz. Devlet dediğiniz kurum bir tüzel kişiliktir, devleti yöneten siyasal iktidardır. İktidar karar alırken, haksızlık yapmamaya özen gösterir. Kamuya iş yapan yükleniciler. Onlarla ilgili yasa çıktı, arkadaşlarımız itiraz ettiler ama çıkardılar. Bu onların sorunlarını çözmüyor. Büyük kısmı iflasla karşı karşıya" dedi. CHP lideri Kılıçdaroğlu, "İktidara geldiğimizde sorunların nasıl çözüldüğünü göreceksiniz. Alınterinin ne kadar kıymetli olduğunu göreceksiniz" diye konuştu.

"Türk Telekom soygunu oldu" diye sözlerini sürdüren Kılıçdaorğlu, "Hariri ailesine bir şirket peşkeş çekildi. Şirketin her şeyi satıldı. İnternet altyapısı güçlendirilmedi. Biz internete erişimde hala zorluk yaşıyoruz." dedi.

Diyarbakır ziyareti hakkında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Orada Şanlıurfa'da 'Büyükşehiri bize verin, çiftçilere ücretsiz elektrik vereceğim' dedim. Diyarbakırlılar 'Bize niye vermiyorsunuz' dedi. Onlarla ilgili bir hazırlık yaptık." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:

ÇİFTÇİLERE BEDAVA ELEKTRİK VERECEĞİM

Diyarbakır ziyareti hakkında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Orada Şanlıurfa'da 'Büyükşehiri bize verin, çiftçilere ücretsiz elektrik vereceğim' dedim. Diyarbakırlılar 'Bize niye vermiyorsunuz' dedi. Onlarla ilgili bir hazırlık yaptık" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diyarbakır'da da söyledim, Siverek'te de söyledim. Eğer sözünün gereğini yerine getirirsen yapacağım. Yatırım teşvik belgesini vereceksin, diğer şirketlere nasıl veriyorsan vereceksin. Güneş panellerinin kurulacağı hazine arazisini tahsis edeceksin. EPDK tarafından lisans vereceksin ve TEİAŞ da engel çıkarmayacak. 6 ilde elektriği aşamalı olarak çiftçilere ücretsiz vereceğiz. 5 bin Mw ne demek biliyor musunuz, Akkuyu'da üretilecek elektrik kadar.

Önce benim insanım kazanacak. Bahçeli de duysun. Afrika'ya gidiyor yer kiralıyor, Kılıçdaroğlu Diyarbakır'a gitmiş çiftçiye ücretsiz elektrik verecek 'Nasıl gidersin'. Sen gidemezsin. Hiç kimse unutmasın bizim dokularımızda Kuva-i Milliye vardır. Bu ülkenin değişime, dönüşüme, büyümeye, liyakata, adalete ihtiyacı var."

KAPI KAPI BORÇ PEŞİNE DÜŞTÜLER

"20 yıllık sürecin sonunda finansal sistemimiz çöktü" diyen CHP lideri, "TL değer kaybetmede devam ediyor. Var olan bir paramız vardı Merkez Bankası'nda 128 milyar dolar kimlere satıldı bilinmiyor. Merkez Bankası kasasında bir cent bile yok. Bakiyesi -43 milyar dolar. Türkiye'yi o kadar büyük bir sıkıntı içine soktular ki kapı kapı borç para peşine düştüler." dedi.

AİLENİN TEMELİNE DİNAMİT KOYDULAR

Kılıçdaroğlu, "Finansal çöküş, ticari çöküşü getirdi. Herkes anlık yaşıyor. Vadeli satışlar bitmiş vaziyette. Doğalgaz, elektrik başta olmak üzere arka arkaya gelen zamlar tedarik zincirinde kopmalara yol açıyor. Kimse kimseye güvenemez noktaya geldi. Üçüncüsü sosyal çöküş. Milyonlarca kişi açlık sınırı altında yaşıyor. Boşanma davaları ne kadar arttı diye bakıyorlar mı? Ailenin temeline dinamit koydular. Beylerin umurunda mı, hayır. Uyuşturucu, hangi ile gitsem birisi gelip 'Uyuşturucu batağından bu memleketi kurtarın' diyor. Her gelir grubuna göre uyuşturucu pazarlanıyor. Böyle devam ederse çok daha büyük felaketler yaşanabilir." diye konuştu.

AĞRIMA GİDİYOR, KANIMA DOKUNUYOR

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye Cumhuriyeti hapishanelerinde bir tane uyuşturucu baronu var mı? Uyuşturucu baronları neden hapse girmez, çünkü siyasetçiyi satın alırlar. Bu ülkede İçişleri Bakanı 'Ayda 10 bin dolar alan siyasetçi var' dedi, tık yok. Bahçeli'ye soruyorum; Türkiye Cumhuriyeti bayrağını arabasında taşıyan kişi rüşvetçi. Benim ağrıma gidiyor, kanıma dokunuyor. Ben o rüşvetçilerin burnundan fitil fitil getireceğim.

Bir kültürel çöküş yaşıyoruz. Suriyelilerin kültürü bizim kültürümüzü bozmaya başladı. Ahi Evran, Yunus Emre, Mevlana kültürü... Sen bu kültürü korumak zorunda değil misin? Bütün demokratik değerlerimiz tahrip edildi. Gazeteler kapandı, dergiler kapandı. Üniversiteler, üniversite olmaktan çıktı. Entelektüel zenginliğimiz tahrip edildi.

Politik çöküş yaşıyoruz. 600 milletvekilinin görev yaptığı parlamentoya bakın. Bu parlamentonun ne işlevi var, el kaldırıp indirmek. Dönem gelecek 600 vekile ne gerek var, diyecekler. Türkiye büyük bir itibar kaybına uğraşdı. Devleti yöneten kişi bir egemen gücün tehdidi karşısında sesini çıkarmıyorsa, politik çöküş katmerlenmiştir. Papazı bırak dedi, papazı bıraktı. Politik çöküştür bu, Türkiye'nin itibar kaybıdır bu."

YOLSUZLUKLARA İMZA ATMAYAN BİNLERCE BÜROKRAT VAR

"Yozlaşma ve çürüme bürokrasiyi esir aldı" diye sözlerini sürdüren Kılıçdaorğlu, "Yolsuzluklara imza atmayan binlerce bürokrat var, alınlarından öpüyorum onların" diye konuştu.

3 ÇÖZÜM YOLU

"Nasıl düzelteceğiz' diye soran çok oluyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Yeni kadrolar, yeni kurallar ve yeni kurumlar" diye açıkladı. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Devlette liyakat olmazsa çürüme olur. Devletin bütün kurumlarına liyakat sahibi kişileri atamaktır. Onbinlerce namuslu bürokrat var, onların tamamı bizim kadrolarımızdır. Biz gelince onları atayacağız. Yolsuzluk yapanın burnundan getireceğiz. Merkez Bankası'nda arkeologlar olmayacak. Güreşçinin banka yönetiminde ne işi var? Rüşvet alanın büyükelçilikte ne işi var? İşi ehline teslim edeceğiz. Kirli, ilişki ağını yok edeceğiz.
Devleti yönetirken bazı temel kuralları koymak zorundasınız. Devlet yönetiminde şeffaflık olacak. İstatatistikleri yayınlamıyorlar. Devlet dediğiniz kurum şeffaftır, ne yapıyorsanız milletiyle paylaşır. Siyasette hesap verebilirlik. Ben millette oy alırken vaatte bulunmuyor muyum, ben de bunun hesabını vermek zorundayım. Kesin Hesap Komisyonu kuracağız. Sayıştay uluslararası standartlara göre denetim yapacak. Kim savurganlık yapıyorsa, bu haramı bitireceğiz. 13 uçak, saraylar, ofisler yok artık. Vatandaş için çalışacağız. Siyasi ahlak kanunu çıkaracağız. Rüşvet alan, ihale takipçisinin ne işi var? Bu çatının altına gelecek milletvekilleri ahlaklı, erdemli, bilgili, birikimli olacak, iradesini satmayacak.
Yeni kurumlar yapmamız lazım. Stratejik Planlama Teşkilatı. Bir devlet kendisini planlamaz mı? Afrika'ya gidin onlar plan yapar. Bizde yok. Ulusal Vergi Konseyi'ni kuracağız. Vergiler adil mi, kim ne kadar ödedi? Vergiler nerelere harcandı? Her yıl bütün vergilerle ilgili rapor yazacak, bu rapor 1 ay tartışılacak. Aile Destek Sigortası Kurumu'nu kuracağız. Geçinemiyor musun, gelirin mi yok devlet tespitini yapacak en az asgari ücret gibi paran yatacak. Kimse senin yoksul olduğunu bilmez. Var olan kurumları da düzelteceğiz. Merkez Bankası'nın Başkanı düzgün olacak, Türkiye'yi düşünecek. Gelir İdaresi Başkanlığı'nı da bağımsız yapacağız. Vergi denetimi politik olarak kullanılmayacak. Kamu İhale Kurumu'nu tamamen değiştireceğiz. İhaleyi açacağız, şeffaf olacağız. Ekonomik, Sosyal Konseyi yeniden kuracağız. Düzenli toplanarak ülkenin durumunu konuşacağız."

"Bunlar yeterli mi?" diye soran CHP lideri Kılıçdaroğlu "4 ayaklı strateji olacak" dedi.

AMAÇLARI DEĞİŞİKLİK YAPIP KOLTUĞUMUZU NASIL KORURUZ

Seçim Kanunu'nda değişiklik teklfini değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Gideceklerini çok iyi biliyorlar, amaçları değişiklik yapıp koltuğumuzu nasıl koruruz. Millet kararını vermiş, seni yolcu edecek. İster sabah, ister öğle, ister akşam değiştir biz seni yolcu edeceğiz. Milli iradenin Meclis'e yansımasını istiyoruz, seçim barajı yüzde 3 olsun diyoruz. Koltuk için siyaset yapılmaz. Hiç endişe etme, seni paşa paşa göndereceğiz. Yurtdışındaki işçilerimiz neden milletvekili çıkarmıyor? İster sizin hakim, ister AYM'ye atadığın şaibeli hakim olsun, seni milletin elinden kimse kurtaramaz. Demokratik yollarla seni paşa paşa göndereceğiz" diye konuştu.