Enflasyon sorunu giderek derinleşen bir kriz haline gelirken, bu durumdan en çok etkilenenler ise gelişim çağında ihtiyaç duyduğu gıdadan mahrum kalan çocuklarımız. TÜİK verilerine göre 2019-2022 yılları arasında hane halkının sadece gıda harcamaları yüzde 70 artarken artık aileler ya öğünleri kıstı ya da belli besin maddelerini evine almamaya başladı. “Çocuklar ve Okul Yemeği Programları” raporunu Millî Gazete  inceleyerek “Çocuklara okullarda neden yemek verilmeli?” sorusunun cevabını ortaya koyduk.

Millî Eğitim Bakanlığı, okul yemekleri programını acil olarak başlatmalı

Türkiye, sırasıyla Zimbabve, Lübnan ve Venezuela’dan sonra en çok gıda enflasyonu yaşanan ülke durumunda. Yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşmanın giderek zorlaştığı ülkemizde, bu durumdan en çok etkilenen de maalesef çocuklarımız.

 İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) “Kent Gündemine Bakış” başlığıyla yayınladığı raporlardan bir yenisi olan “Gıda Krizinde İlk Kurtarılacaklar: Çocuklar ve Okul Yemeği Programları” raporunda da konuya dikkat çekildi. İPA’nın yayınladığı raporda veriler üzerinden durum özetlenirken Millî Eğitim Bakanlığı’nın enflasyona karşı okul yemekleri programını acil olarak başlatması gerektiğine dikkat çekildi.

Enflasyonun YOL açtığı tahribattan en çok çocuklar etkileniyor

Enflasyonun yol açtığı gıda krizinden en çok etkilenen kesimin çocuklar olduğu vurgulanırken, Eğitim-Sen’in araştırmasında, “Türkiye’de çok sayıda öğrenci okula kahvaltı yapmadan gitmekte, yine birçok öğrencinin okulda yemek yemeden günü tamamladığı ve eve döndüğü” tespitine de yer verildi.
nEğitim-Sen’in bu yıl yaptığı bir araştırmaya göre öğrencilerin sadece yüzde 10’u düzenli süt içebilirken, sadece yüzde 12,5’i yumurta yiyor ve öğrencilerin yüzde 25’i kahvaltı yapmıyor. İstanbul’da bir özel araştırma şirketinin Gaziosmanpaşa’daki bir aile hekimliğine kayıtlı 6-19 yaş arası çocukların verilerinden hazırladığı rapora göre çocukların yüzde 76,6’sına kansızlık tanısı konmuş.

Türkiye, sırasıyla Zimbabve, Lübnan ve Venezüella’dan sonra en çok gıda enflasyonu yaşanan ülke durumunda. Yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşmanın giderek zorlaştığı ülkemizde bu durumdan en çok etkilenen de maalesef çocuklarımız. 2019-2022 yılları arısında hane halkının sadece gıda harcamaları TÜİK verilerine göre yüzde 70 arttı. Durum böyleyken gelişim çağında sağlıklı ve yeterli gıdaya ihtiyaç duyan yavrularımı ne yazık ki enflasyondan payına düşeni aldı. Enflasyon nedeniyle birçok aile ya öğünleri kıstı ya da belli besin maddelerini evine almamaya başladı. İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) ‘Kent Gündemine Bakış’ başlığıyla yayınladığı raporlardan bir yenisini olan ‘Gıda Krizinde İlk Kurtarılacaklar: Çocuklar ve Okul Yemeği Programları’ raporundan da konuya dikkat çekildi. İPA’nın yayınladığı raporda veriler üzerinden durum özetlenirken Milli Eğitim Bakanlığı’nın enflasyona karşı okul yemeklerini programını acil olarak başlatması gerektiğine dikkat çekildi.

ÇOCUKLARIN YÜZDE 76,6 KANSIZLIK TANISI KONMUŞ

İPA tarafından paylaşılan ‘Gıda Krizinde İlk Kurtarılacaklar: Çocuklar ve Okul Yemeği Programları’ raporunda enflasyonun artık yıkıcı bir afet haline geldiğine dikkat çekildi. Enflasyonun yol açtığı bu kötü durumda en çok etkilen kesimin ise çocuklar olduğu vurgulanırken, Eğitim-Sen “Türkiye’de çok sayıda öğrenci okula kahvaltı yapmadan gitmekte, yine birçok öğrencinin okulda yemek yemeden günü tamamladığı ve eve döndüğü” tespitine de yer verildi. Eğitim-Sen’in bu yıl yaptığı bir araştırmaya göre öğrencilerin sadece yüzde 10’u düzenli süt içebilirken, sadece yüzde 12,5’i yumurta yiyor ve öğrencilerin yüzde 25’i kahvaltı yapmıyor. İstanbul’da da bir özel araştırma şirketinin Gaziosmanpaşa’daki bir aile hekimliğine kayıtlı 6-19 yaş çocukların verilerinden hazırla rapora göre çocukların yüzde 76,6 kansızlık tanısı konmuş. Yetersiz beslenmenin çocuk sağlığı üzerindeki etkisini en net şekilde ifade eden bu istatistik enflasyonun yıkıcı etkisini gözler önüne seriyor…

“BESLENME SORUNUNUN İYİCE KRONİKLEŞTİĞİ BİR MANZARAYA TANIK OLUYORUZ”

Sağlıklı gıdaya ulaşma konusunda en çok etkilenen çocukların durumunun özetlendiği İPA raporunda konun çözümünün de merkezi hükümetten geçtiğine dikkat çekilmiş. ‘Acil Çözüm’ olarak vurgulanan öneride ise Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) Türkiye’nin tümünde ‘Okullarda Yemek Programı’ (OYP) başlatması gerektiği belirtilmiş. Burada MEB’in ülke genelinde il ve ilçe belediyeleriyle koordineli olarak hareket edip çocukların gelişim çağında ihtiyaç duyduğu besinden mahrum kalmaması gerektiği öneri olarak vurgulanmış. İPA raporu da sonuç kısmında şöyle noktalanmış; “Türkiye örneğinde olduğu gibi hem en temel kamu hizmetlerinden birinin sunulamadığı hem de beslenme sorununun iyice kronikleştiği bir manzaraya tanık oluyoruz.”

Kaynak: Milli Gazete   /   Onur Şehmus Şahin