Gazeteci yazar Fatih Altaylı bugün kaleme aldığı köşe yazısında, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son günlerde sığınmacılarla ilgili yaptığı ‘göndereceğiz’ çıkışları değerlendirdi. Sığınmacı veya göçmen meselenin Türkiye açısından bir beka sorunu olduğunu savunan Fatih Altaylı, “Çünkü benim gidecek yerim yok. Çocuklarımı Türkiye’de geçerliliği olmayan yabancı okullarda okutup geleceğe hazırlamıyorum. Biz bu topraklarda yaşadık, çocuklarımız bu topraklarda yaşayacak.” dedi.

ALTAYLI: NASIL ONURLU BİR DÖNÜŞ YAPARIZ HESABINDALAR

“Ben yazdıkça, bu büyük sorunu inkar edenler, görmezden gelenler ve hatta kendi lehlerine siyaseten kullanma amacında olanlar bile artık konuya kayıtsız kalamaz hale geldiler.” diyen Habertürk yazarı Fatih Altaylı, isim vermeden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüklendi. Altaylı, ““Hiçbir yere göndermeyeceğiz”den, “İnşallah gidecekler”e evrildiler. Tabii, tüm rotaları iktidar tarafından belirlenen fikri olmayan ama lafı çok olan taife şimdi panikte. Nasıl “Onurlu bir dönüş yaparız" hesabındalar. Oysa onurlu bir dönüş yapmalarına gerek yok. Fetullah övgülerini, FETÖ sövgülerine döndürdükleri süratle mülteciler gitsin demeye de başlayabilirler. Zaten kimsenin onlardan onurlu bir dönüş beklediği falan da yok.” diye yazdı.

Fatih Altaylı yazısına şöyle devam etti:

“Benim anlamakta en zorlandığım mesele ise Osmanlı’nın son döneminde yaşanan göçler ile şimdiki sığınmacıların aynı kefede değerlendirilmesi.
Bir yanda Türk soyundan gelen ve yaşadıkları topraklarda yeşeren etnik milliyetçi akımlardan ötürü katliama uğrayan İmparatorluğun Türk ve Müslüman tebaasının İmparatorluğun elinde kalan topraklara dönerek canlarını kurtarma çabası ya da 1980’lerde olduğu gibi Bulgaristan’da faşist Jivkov yönetiminin isim ve din değiştirme baskısından kaçarak Türkiye’deki akrabalarının yanına dönmeye çalışan Bulgaristan Türkleri.
Diğer yanda ise bu topraklarla hiçbir bağı olmayan ama ya güvenlik ya da ekonomik nedenlerle Türkiye’ye kaçmak zorunda kalmış ama Türklükle alakası olmayan gruplar.
Bunları nasıl aynı kefeye koyup bir değerlendirme yapabilirsiniz.
Hangi vicdana sığar bu?
Hadi vicdan yok hangi akla mantığa.
Hiçbir şey değilse çok büyük ayıptır.”