Türkiye’de Koronavirüs görülen vaka sayısı 98’e yükselirken, 89 yaşında bir kişi yaşamını yitirdi. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yedi günün ardından kamera karşısına geçerek salgına ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “Günlük hayatı durma noktasına getiren böyle bir sürecin pek çok boyutu yanında ciddi ekonomik sonuçları da ortaya çıkacaktır” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkarak neredeyse tüm dünyaya yayılan, birkaç ay içinde binlerce insanın ölümüne sebep olan ve Türkiye’de de görülen yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) için Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilecek toplantı öncesinde açıklamalarda bulundu.

Gerçekleştirilecek toplantıya 60’dan fazla kişinin katılacağı belirtiliyor. Toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 16 kabine üyesi, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Merkez Bankası Başkanı, Varlık Kurumu Genel Başkanı, BDDK Başkanı, SPK Başkanı, BİST Başkanı, birçok kamu bankasının genel müdürü ile birlikte birçok iş veren sendikası temsilcisi ve STK temsilcilerinin katılacağı biliniyor.

80 kişilik salonda yapılacak Koronavirüs zirvesinde birtakım önlemler de alındığı aktarıldı. Geniş bir masa bir metre aralıklı sandalyelerde gerçekleşecek toplantıya giriş öncesinde de hijyen kuralları dikkate alındığı ifade edildi. Toplantıdan ekonomik tedbir kararlarının çıkması bekleniyor.

“Umduğumuzdan da güzel bir tablo bizi bekliyor”

Erdoğan, “Milletimizi iyi bilgilendirir, hastalığı sıkı şekilde kontrol altında tutarsak umduğumuzdan da güzel bir tablo bizi bekliyor.” ifadelerini kullanarak şöyle konuştu:

“Önemli olan hastalığın bizi yenmesine fırsat vermeden hem tıbbi olarak virüsün hem de psikolojik ve ekonomik etkilerinin üstesinden gelebilecek dirayeti ortaya koyabilmemizdir.”

Erdoğan’ın konuşmalarından satır başları şöyle:

“EKONOMİK SONUÇLARI OLACAK”

Bugüne kadar sağlık tedbirlerini peyderpey hayata geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. Gönüllü veya zorunlu karantina uygulamaları sebebiyle günlük hayatı durma noktasına getiren böyle bir sürecin, pek çok boyutu yanında ciddi ekonomik boyutları da ortaya çıkacaktır. Türkiye olarak hem bu hastalığın salgın haline dönüşmesine engelleme, hem de ekonomiyi canlı tutma mecburiyetimiz var. ülkemizin ağustos 2018 yılında yaşadığımız kur-faiz-enflasyon saldırısının etkilerinden yeni yeni kurtulmaya, işlerin tekrar yoluna gitmeye başladığı bir dönemde ipin ucunu asla bırakamayız.

“ÖZEL SEKTÖRE GÖREV DÜŞÜYOR”

Kovid19 ile mücadele ederken tüm ekonominin çarklarının dönmesini sağlamak elbette kolay değildir. bunun için özel sektörümüzün de yerine getirmesi gereken sorumlulukları olduğu muhakkaktır. İnşallah bu zoru birlikte başaracağız.

“BİRLİKTE AŞACAĞIZ”

Üretimde alternatif denince akla ilk gelen yerlerden biri Türkiye’dir. Petrol fiyatlarındaki düşüş ülkemize büyük avantaj sağlayacaktır. Hastalığı kontrol altında tutarak birkaç haftayı atlatabilirsek umduğumuzdan daha güzel günler bizi bekliyor. Dirayet göstermemiz gerekiyor. Sizlere güveniyorum, birlikte aşacağımıza da inanıyorum.

“VİRÜS SALGINI VE PETROL FİYATLARINDAKİ DÜŞÜŞ ÜLKEMİZE İLAVE AVANTAJLAR SAĞLAYACAK”

Çin’deki salgın dönemi Avrupa başta olmak üzere tüm dünyayı üretim konusunda alternatifler aramaya itmiştir. Akla ilk gelen ülkelerden biri Türkiye olmaktadır. Ayrıca virüs salgını ve petrol fiyatlarının düşüşü ile bağlantılı olarak finans alanında yaşanan gelişmeler de ülkemize ilave avantajlar sağlayacaktır. Şayet önümüzdeki birkaç haftalık dönemi iyi yönetir milletimizi iyi yönlendirir hastalığı sıkı bir şekilde kontrol altında tutabilirsek umduğumuzun da ötesinde bizi güzel bir tablo bekliyor.

“TÜRKİYE EN İYİ DURUMDA”

En iyi konumda olan biz görünüyoruz bizim ardımızdan Almanya gözüküyor. İngiltere ve Fransa’nın durumu bizimle mukayese edilmeyecek şekilde olumsuz. Virüsle ilgili alacağımız tedbirlerin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Şöyle bir plan yapmayı uygun bulduk. Bilgilendirme noktasında tabii bu işin şu anda süreci yöneten, yürüten sağlık bakanımız olması hasabiyle sağlık bakanımıza beş dakikalık bir süreç, kabine üyelerimizin 3’er, STK’ların beşer dakika konuşma süreci olacak.