Yeniçağ yazarı Murat İde, son günlerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Cumhur İttifakı"nın selamati üzerinden "sıkça ve nazikçe" tehdit edildiğini iddia etti. İde, "Cumhurbaşkanı sessiz iken, ortağı MHP Genel Başkanı'nın, 'İstanbul seçimleri illa da yenilensin' vurgusu dikkati çekiyor. Hatta bu çağrının yapıldığı açıklama ve metinlere, 'Cumhur İttifakı'nın' selametiyle ilgili mesajlar eklenmesini manidar bulanlar da var" diye ifade etti.

İde'nin "Şöyle bir bakalım mı?" başlığıyla yayımlanan yazısının bir bölümü şu şekilde:

...Evet Türkiye'de bir şeyler oluyor.. Ama iktidar çevresinde olanlar kadar karışık değil işler..

Zira iktidar çevrelerindeki karmaşa, saray oyunlarına taş çıkarır seviyede..

Ankara'dayız ve gazeteciyiz.. Haliyle konuşulanlardan nasipleniyoruz..

Mesela, Cumhurbaşkanı'nın ilk günlerdeki 'Mutedil' dilinin nasıl evrildiği konusunda konuşulanlar var.. Bu değişimde "damat ve çevresini kuşatan" ekibin etkisinden söz ediliyor..

Ama bakıyoruz, geçen haftaki konuşmalarında 'Seçimin yenilenmesini' istediği izlenimi veren Cumhurbaşkanı, Kızılcahamam kampından sonra, mutedil bir dile değil ama, sessizliğe yöneldi..

Cumhurbaşkanı sessiz iken, ortağı MHP Genel Başkanı'nın, "İstanbul seçimleri illa da yenilensin" vurgusu dikkat çekiyor..

Hatta bu çağrının yappıldığı açıklama ve metinlere, "Cumhur İttifakı'nın" selametiyle ilgili mesajlar eklenmesini manidar bulanlar da var.. Cumhurbaşkanı'na bi nevi, "Seni ayakta tutan Cumhur İttifakı.. Adımları ona göre at" mesajı olarak okuyanlar da var..

Bilemem.. Ama son günlerde Cumhurbaşkanı'nın, cumhur ittifakının selameti üzerinden sıkça ve nazikçe 'tehdit edildiği' de bir gerçek..

İşe yarayacak mı bekleyip göreceğiz..

Ama onu beklerken bazı noktalara dikkat derim;

- Berat Albayrak'ın ABD ziyaretinde kimlerle ve hangi kuruluşlarla temas ettiğine,

- Bu konudaki bilginin Ankara'da ne etki yarattığına,

- S-400 ve F-35 konularında iki süper güç arasında kalan iktidara, yakınlarındaki kimlerin, "İki tutukla, bir iade talebi" üzerinden ne formüller ürettiğine,

- Cumhur İttifakı ile ilgili nazik tehditlerin, kendi deyimiyle 'Serok' olan Ahmet Davutoğlu'nun 'Geleceğe Çağrı' başlıklı metinle sahneye çıkışına denk gelmesine,

- Türkiye İttifakı tarifi karşısında, kimin ne pozisyon aldığına bakmadan, bu günleri sağlıklı okumak zor..

Cumhurbaşkanı gerçekten önemli bir kararın arefesinde..

Ya tıkanıklığın aşılmasına katkı sunacak bir pozisyonu tercih edecek, ya da kendi yakınındaki çılgın tavsiyelere uyup, yolu iyice tıkayacak..

Sonuçta kazanan da kaybeden de Türkiye olacak..

Yazının tamamı için tıklayın