Akit TV'de Fatin Dağıstanlı'nın sunduğu “Başka Açıdan” programına konuk olan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Doç. Dr. Necmettin Çalışkan Suriye konusunu değerlendirdi.

Akit TV'de Fatin Dağıstanlı'nın sunduğu “Başka Açıdan” programına konuk olan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Doç. Dr. Necmettin Çalışkan Suriye konusunu değerlendirdi.

Suriye konusunu nasıl çözülür sorusu üzerine Doç. Dr. Necmettin Çalışkan; “Suriye’yi bölmek isteyen birileri var. Suriye’yi insansızlaştırma projesine bilerek veya bilmeyerek hizmet edildi. Bugün gelinen noktada Amerika'dan yana mısın Rusya'dan mı? Diyorlar, ben ikisinden de yana değilim! Türkiye, kendi bağımsız politikalarını üretmelidir. İslam aleminin lideri bir ülke olmalı, İslam alemine öncülük etmelidir” dedi.

Doç. Çalışkan konuşmasının devamında, “Suriye’de kan dökülmemeli diyoruz. Netenyahu ile, Trump ile, Putin ile barış için nasıl görüşülüyorsa Esad ile de görüşülmeli. Çünkü bu iş ABD ile çözülmez. Bölge ülkeleriyle çözülür. Keşke en baştan görüşülseydi de bu duruma gelinmeseydi.

Katar’da Arabistan’la savaş çıkacakken nasıl hemen uçaklarımız gönderdik, gıda konusunda destek verdik, her türlü Katar’a sahip çıkıp savaş istemiyoruz dediysek, keşke aynı şeyi en başından Suriye için de yapsaydık.

Eğer tüm zalimlerle savaşmak zorundaysak hemen yarın hava kuvvetlerimiz İsrail’i bombalasın.  Filistin’e gelince saldırı gündemimize gelmiyor ama Suriye olunca eğit donat projeleri, ABD ile beraber tatbikat, en kısa zamanda Şam’da Emevi Camii'ne namaz kılacağız dediler milyonlarca Suriyeli perişan oldu 9 yıl geçti daha da süreceğe benziyor. Dikkatle bakılırsa 2016 yılında rejim toprakların yaklaşık yüzde 16’sını kontrol ediyordu.  Bugün ise yüzde 60'ın  üzerine çıktı. PYD'nin kontrol ettiği alan ise yüzde 35 civarında. Suriye rejimi her geçen gün ilerliyor, İdlip’e kadar geldiler.

İran 'Beşer gitsin ama yerine kim gelecek?' diye soruyor. Irak’taki gibi bir başıboşluk ve ABD ile İsrail’in buraya bir uydu terör devleti kurup ardından İran daha sonra sıranın Türkiye’ye gelmesini istemiyoruz. Bizim her halükârda barış seçeneğini düşünmemiz lazım. Bu ABD/İsrail ve Rusya olmadan olmalıdır.

Biz bunları ifade ederken de asla Ak Parti düşmanlığı yapmıyoruz. Onların doğru işler yapmasını isteriz. Biz bu coğrafyanın huzur ve barışın öncelendiği şahsiyetli bir dış politika istiyoruz. Katar meselesi çözüldüğünde destek verdiysek doğru işlere de destek veririz. Ama böyle bir sonuç ortada iken uyarılarımızı yapmak inancımızın ve tarihi sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz” şeklinde konuştu.