Diyanet-Sen 14’üncü İstişare Kurulu Toplantısı Ankara’da gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen toplantıda din görevlilerinin yaşadığı sorunlara değinildi.

Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen), 14’üncü İstişare Kurulu Toplantısı yapıldı.

Sonuç bildirgesinde, hak kaybına yol açan sözleşmeli personel sisteminin sona erdirilerek kadrolu atama yapılması gerektiği vurgulandı.

Milli Gazete’den Mehmet Fahri Özkan’ın haberine göre; bildirgede “Kadro hakkı verilinceye kadar, başta atama ve yer değiştirme hakları olmak üzere, kadrolu kamu personeline tanınan tüm haklar tanınmalı, aynı işi yapanlar aynı haklara sahip olmalıdır. Kamu görevlileri ücretli, sözleşmeli gibi farklı istihdam türlerine mecbur bırakılmamalı, kamu hizmetleri kadrolu kamu görevlileri eliyle yürütülmelidir. Bu durum düzeltilene kadar eşi özel sektörde çalışan 4-B’li personele de bir yıl sonra tayin hakkı verilmelidir” denildi.

İLİTAM KONTENJANLARI ARTIRILMALI

İlahiyat Lisans Tamamlama Uzaktan Eğitim Programı (İLİTAM) kontenjanlarının artırılması talep edilen Diyanet-Sen’in istişare toplantısı sonuç bildirgesinde, bu sayede din görevlilerinin eğitim seviyesinin yükseleceği belirtilerek, “Din eğitiminin kalitesinin ve verimliliğinin yükseltilmesi için din görevlilerinin eğitim seviyesinin yükseltilmesi elzemdir. Şu anda Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde yaklaşık 59 bin ilahiyat ön lisans programı mezunu çalışan mevcuttur. Son açıklanan İLİTAM kontenjanları bu ihtiyacı karşılamaktan çok uzaktır. Kurumumuz çalışanlarının eğitim seviyesinin yükseltilmesi açısından ön lisans mezunu çalışanların lisanslarını tamamlaya bilmeleri için İLİTAM kontenjanlarının artırılarak Diyanet İşleri Başkanlığına özel kontenjan tahsis edilmelidir” ifadeleri kullanıldı.

DİYANET AKADEMİ BİR AN ÖNCE AÇILMALI

Zamanın gerçeklerine göre donanımlı din görevlilerini yetiştirmesi için planlanan Diyanet akademisinin bir an önce açılması gerektiği belirtilen açıklamada, “Diyanet Akademisi, çağın getirdiği yeni problemlere dinin doğru cevabını ortaya koyacak cesaret ve donanımda din görevlisinin yetiştirileceği bir eğitim-öğretim kuruluşu olarak düşünülmelidir. Bu şekilde düşünüldüğünde, Akademi’nin ivedilikle kurulmasının ve İmam-Hatip Liseleri, İlahiyat Fakülteleri, İslami İlimler Fakülteleri ve muadilleri ile işbirliği içinde çalışarak, nitelikli ve donanımlı din görevlisi yetiştirmeye başlamasının elzem olduğu daha iyi anlaşılmaktadır” ifadelerine yer verildi.