Berat Albayrak'ın abisi Serhat Albayrak'ın başında olduğu ve hükümete yakın yayın yapan  Sabah  gazetesinde dikkat çeken bir yazı kaleme alındı. Dilek Güngör hammedde fiyatlarında yaşanan kriz nedeniyle hükümeti uyararak, "Eğer hammadde sağlayıcılar ihracatı iç piyasanın önünde tutuyorsa ve fiyatı buna göre belirliyorsa buna çare bulunmalıdır. İç piyasanın ihtiyacı karşılanmadan hammaddeyi dışarıya satmak hem sektörlere hem de günün sonunda vatandaşa zarar vermektedir." ifadelerini kullandı.

İşte, Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör'ün dikkat çeken o yazısı:

"Açıkçası bugüne kadar genelde gıdayla ilgili sorunları gündeme getirdim.
Geçenlerde bir mobilyacıyla sohbetteyken ilginç şeyler anlattı. İç piyasada MDF ve sunta bulamadıklarından yakınıyor. Hammadde üreticilerinin malzemeyi yurtdışına ihraç ettiğinden kaynaklandığını iddia ediyor. Tabii olan malzemenin fiyatının da uçtuğundan...
Benzer bir sorunu inşaat sektörü de yaşıyor. İnşaat malzemelerinde fiyatlar fırlamış durumda...
Alimünyumun tonu ocakta 40 bin 836 TL iken, bugün 51 bin 320 TL'ye çıkmış. Geçen sene marttan bu yana artış yüzde 205. İki yıllık artış yüzde 400'leri buluyor. Bakırın tonu ocakta 132 bin 968 TL'yken, üç ayda 145 bin 527 TL'ye yükselmiş. Bir yıllık artış yüzde 110. İki yıllık artış yüzde 339. Demir, sac, çimento da hakeza öyle... Demirin tonu geçen yıl martta 4.869 lirayken, şimdi 12 bin 286 TL. Bir yılda demir fiyatları yüzde 152, iki yılda yüzde 352 artmış. Çimentonun tonu geçen yıl sonunda 500 TL civarındayken bugün 800 TL'yi geçmiş. Bir senelik artışlar yüzde 150 civarında. Seramikteki artış yüzde 273. PVC'de bir yıllık artış yüzde 101...
Diyebilirsiniz ki, emtia fiyatları artıyor, dolar kuru yükseliyor.
Onlardaki artışa bakalım...
Alüminyum bir yılda yüzde 58.85, bakır 19.38, petrol 66.85, demir 4.55, çimento 3.5 artmış. Sanırım, bu artışların üzerine dolar kuru ve navlun maliyetini de ekleseniz bizdeki gibi uçuk rakamlara ulaşamazsanız.
Neden böyle diyorum?
Türkiye'nin önemli bir inşaatçısı üreticilerin malzemeyi ihracata kaydırdığını söylüyor. İç piyasaya mal verenlerin de ihracat fiyatına sattığını belirtiyor.
Hal böyle olunca da...
Eğer maliyeti karşılayacak kadar güçlü değilse inşaatçı bir süre sonra ev üretememe noktasına geliyor. Tıpkı, mobilyacı gibi... O zaman konutta arz sıkıntısı yaşanmaya başlanıyor. Bunun sonucunda da kiralar yükseliyor.
İnşaatçı yüksek maliyetlere rağmen ürettiğinde de evin metrekare fiyatları astronomik rakamlara çıkarıyor. Vatandaş şehrin merkezine yakın lokasyonlarda ev almaya kalksa, metrekaresi 40-50 bin TL'den aşağıya daire bulamıyor. Merkezi lokasyonu da boşverin. İnşaat maliyetleri arttığı şehrin dışında da yani arsa payı daha düşük olan yerlerde de ev fiyatları yükseliyor.
Velhasıl demem o ki...
Eğer hammadde sağlayıcılar ihracatı iç piyasanın önünde tutuyorsa ve fiyatı buna göre belirliyorsa buna çare bulunmalıdır. İç piyasanın ihtiyacı karşılanmadan hammaddeyi dışarıya satmak hem sektörlere hem de günün sonunda vatandaşa zarar vermektedir."