Ali Babacan, partisinin kongresinde yaptığı konuşma sırasında ağladı

"Benim siyasete girmemin nedeni bütün bu yaşananlara karşı bir isyandı"

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada 28 Şubat dönemine değindiği sırada, ODTÜ'de okuyan kız kardeşinin başörtüsü taktığı için üç defa uzaklaştırıldığını açıklarken ağladı.

"28 Şubat döneminde ODTÜ’de okuyan kız kardeşim başını örttüğü için üç defa okuldan uzaklaştırma cezası aldı. Benim siyasete girmemin nedeni bütün bu yaşananlara karşı bir isyandı. Bir daha kimse bu yasağı getirmeye cüret edemez" diyen Babacan, "Geçmişte ezilenler, başkalarını ezmeye başladı. Ezilmenin ne demek olduğunu ezilen bilir. Ezilmenin ne olduğunu bilen başkasını ezmez" ifadelerini kullandı.

DEVA Partisi, 1. Olağan Kongresi’ni bugün Ankara’da gerçekleştiriyor. 

Ali Babacan, genel başkanı olduğu DEVA Partisi'nin 1. Olağan Kongresi'nde konuştu. Babacan, pandemi koşulları nedeniyle sadece parti yöneticileri ve delegelerin katıldığı kongrede Türkiye'nin 2000'li yılların başında “karanlık bir dönemden” geçtiğini belirtti.

Kız kardeşinin, 2000’li yıllarda üniversitede yaşadıklarını anlatan Babacan, konuşması sırasında kürsüde ağladı. 

Öte yandan salgın döneminde gerçekleştirilen kongrede, sosyal mesafeye dikkat edilmediği görüldü. Ayrıca kongrenin, Habertürk, KRT ve Artı TV'de canlı olarak yayınlandığı görüldü

Babacan konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

“28 Şubat döneminde ODTÜ’de okuyan kız kardeşim başını örttüğü için üç defa okuldan uzaklaştırma cezası aldı. Benim siyasete girmemin nedeni bütün bu yaşananlara karşı bir isyandı. Bir daha kimse bu yasağı getirmeye cüret edemez.

Geçmişte ezilenler, başkalarını ezmeye başladı. Ezilmenin ne demek olduğunu ezilen bilir. Ezilmenin ne olduğunu bilen başkasını ezmez.

Hazine'nin borcu son iki yılda tam ikiye katladı. Yazık günah değil mi? Bu kadar mı kıymetli bu koltuk? Beka beka diyorlar. Bir kişinin bekası bu. Memleketinin bekasını düşünen iki yılda bu borcu böyle katlamaz.

Belediyelere tek tek kayyum atıyorlar, derneklere de kayyum atamanın önünü açıyorlar. Utanmasalar siyasi partilere de kayyum atamaya kalkacaklar. Eğitim deyince okul binası, hastane deyince hastane inşaatı geliyor akıllarına! Kafa başka yerde!

İşçiye, emekçiye onurunu aşağılayan sefalet ücretleri reva görülüyor. Şu açıklanan asgari ücrete bakın bunların çarşı pazardan, gerçek hayattan haberleri yok artık, yazık günah.

Çaresiz esnafımızın yanındayız. Borçlarla uğraşan çiftçimizin yanındayız. Emeklilerimizin yanındayız. Etnik kimliği nedeniyle hor görülen tüm vatandaşlarımızın yanındayız. Çığlığını tüm dünyaya duyurmaya çalışan kadınlarımızın yanındayız. Sınavlarda yüksek not almasına rağmen mülakatlarda haksızlığa uğrayan gençlerimizin yanındayız."