Ali Babacan'dan ekonomi çıkışı: Bu ülkenin en büyük düşmanı yoksulluk! DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Olay TV'de yayınlanan Murat Yetkin ile Gündem programında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

"EN BÜYÜK DÜŞMAN YOKSULLUK"

Türkiye'nin dış politikasının tutarsız olduğunu ve düşmanın hiç bitmediğini dile getiren DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, "Düşman hiç bitmiyor, adeta haftanın düşmanı panosu asılı. Siz sorunları çözün, bu ülkenin en büyük düşmanı şu anda yoksulluk, işsizlik, pandemi... Siz bu düşmanla savaşın" değerlendirmesinde bulundu.

Yoksulluk, işsizlik, hastalık ve korku iklimi

Babacan devam ediyor:
• “Bu ülkenin en büyük düşmanı şu anda yoksulluk, düşmanı işsizlik, düşmanı pandemi. Her gün bir uçak dolusu insan ölüyor bu ülkede. Dönün bunu çözün. Bunun çözümüyle ilgili ne üretiyorsunuz ne öneriyorsunuz Allah aşkına?
• “Siz bu düşmanlarla savaşın, bırakın başka düşmanı. Bunlarla mücadele edemeyip, bunda başarılı olamayıp dönüp başkalarını düşman ilan ediyorsunuz.
• “Geçtiğimiz yıl boyunca 41 şehre gittik. Sokakta vatandaşların ifade ettiği sorunlar -gençler başta olmak üzere- işsizlik ve hayat pahalılığı.
• “Ama bu iki problemi ifade ederken (…) vatandaşlarımızın bir kısmı kulağımıza fısıldıyordu. Gencecik çocuklar yanımıza gelip, “problemlerimiz çok” diyor, ama sosyal medyada paylaşmaktan korkuyorlardı. Yani korku iklimi…
• [İşe girerken] KPPS’yi geçeriz de mülakatta elerler, diyorlardı. Çünkü sosyal medya paylaşımlarına bakıp siyasi eğilimini anlamaya çalışıyorlar. İfade özgürlüğünün olmaması, baskı iklimi toplumu şu anda derinden etkileyen bir konudur.
• “Ama bir noktaya kadar. İnsanlar kaybedecek bir şeyleri kalmadığı zaman açıktan konuşmaya başlıyorlar. Üzülerek söylüyorum ki kaybedecek bir şeyi kalmayan vatandaşların sayısı hızla artıyor.”

Erdoğan faiz lobisine mi “boyun eğdi”?

• “1 Ocak 2019’dan bu yana 130 milyar dolar harcandı doları 7 liranın altında tutmak için. Devlet döviz satışlarını örtülü yapıyor, o yüzden tam rakam bilinmiyor. Nasıl oldu da 3 Merkez Bankası değiştirdikten sonra, faizler iki katına çıktı.
• Eylül 2020’de yüzde 8.25 olan faiz Aralık’ta yüzde 17 oldu, iki katından fazla. 6 Kasım’da bütün ekonomi yönetimini değiştirdiler. Akraba bakan kayıp. Demokrasi her zaman şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim demek.
• Para politikası yanlış yerde durduğu için yabancı yatırımcılar ucuz fiyattan dolar aldı ve gitti. Merkez Bankası’nın rezervi kolay birikmiyor. Yılların emeği, yanlış politikalar yüzünden, yanlış inatlar yüzünden gözümüzün önünde eriyor.
• Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘döviz bozdurun’ çağrısına uyanlar zarar etti. Dünya eksi faizle devam ederken, Türkiye’deki yüzde 17’lik faiz nasıl açıklanacak? Sanki faiz artırımını Cumhurbaşkanı Erdoğan yapmıyormuş gibi bir izlenim oluşturuyor. Ama bunların hepsi bilgi ve izni dahilinde.
• [Faiz lobisi gibi] ne olduğu bilinmeyen kavramlar uydurup işi sürdürmeye çalışıyorlar. Erdoğan faiz lobisine mi boyun eğmiş oldu şimdi?