Ahmet Taşgetiren hükümete tepki gösterdi. Taşgetiren, bugünkü köşe yazısında darbe girişiminin ardından binlerce insanın “ibadet-ticaret-ihanet” ayrımı yapılmadan soruşturmaya maruz kaldığını belirtti

Karar yazarı  Ahmet Taşgetiren hükümete tepki gösterdi. Taşgetiren, bugünkü köşe yazısında darbe girişiminin ardından binlerce insanın “ibadet-ticaret-ihanet” ayrımı yapılmadan soruşturmaya maruz kaldığını belirtti. Babası kanun hükmünde kararname (KHK) ile öğretmenlik görevinden alınan ve dört yıldır cezaevinde 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı'nın hayatına son vermesi ile ilgili yazan Taşgetiren, Türkiye'de Bahadır Odabaşı gibi birçok çocuğun olduğunu söyledi. Taşgetiren "Bu ülkede, anne-babalara yapılanlar yüzünden çocukların yüreğine ekilen tohumlar sebebiyle barış ötelenip duruyor" dedi.

"DARBENİN NERESİNDE YER ALMIŞLARDI?"

Taşgetiren'in yazısının bir kısmı şöyle:

Çocuklar… Bu yükü nasıl taşısınlardı? Anne-babalarının suçu neydi? Darbenin neresinde yer almışlardı? Dava dosyalarında öyle bir şey var mıydı? Bir dönem ülkeyi yönetenlerin dibine kadar irtibatlı – iltisaklı oldukları yapının ucundan kıyısından geçmiş olmak neden suç haline gelmiş, herkesin dosyasına “terör” damgası vurulmasına yol açmıştı?
Çocuklar… Geleceğe bir yük taşıyorlar yüreklerinde. Birisi tahammül edemedi, apartman boşluğuna bıraktı kendisini. Adı Bahadır’dı. Can verdi oracıkta. Enes kadar yankılanmadı. Tıpkı annesinin kucağında Meriç’i geçerken boğulan kundaktaki bebeğin yankısının olmadığı gibi. Nemize lazım dedi herkes, sonra iltisak olur, irtibat olur…
"BAHADIR'IN YÜREK YÜKÜNÜ TAŞIYAN ÇOK ÇOCUK VAR"
Bu memlekette Bahadır’ın yürek yükünü taşıyan çok çocuk var, emin olun. Evlerinde dini bir atmosfer vardı anne-babaları evde iken, şimdi din ile bağlantılı bir kadro, anne-babalarını nasıl bir suç olduğu bilinmez bir ithamla cezaevinde tutuyor. Dünlerde, iltisak ne, irtibat ne, birlikte operasyon yaptıkları bilinen kimseler suyun başında ahkam kesiyor.
"NE ZAMAN GERÇEK BARIŞI KONUŞAK BU ÜLKE?"
Çocuklar… Bu ülkede, anne-babalara yapılanlar yüzünden çocukların yüreğine ekilen tohumlar sebebiyle barış ötelenip duruyor. Denir ya, Diyarbakır Cezaevinde babalara yapılanlar, pek çok evladı dağa çıkardı. Sonrası kan, kan, kan. Yeni operasyonlar, yeni damgalamalar, yeni çocukların yüreklerini zehirliyor. Ne zaman gerçek barışı konuşacak bu ülke?