Gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak bugünkü köşe yazısında, paganist, satanist semboller nedeniyle yoğun eleştiriler aldıktan sonra yayından kaldırılan "Maske Kimsin Sen?" adlı program üzerinden bir takım eleştirilerde bulundu. 

"Farkında mısınız, şeytan bizimle dalga geçiyor. Artık gizlenme gereği duymuyor. “Maske kimsen sen” derken şeytan kendi temsili yüzünü gösterdi bize aslında. " diyen Dilipak, "Maskeniz makyajınız. Kaş, göz, botokslar, takma kirpikler, kullandığınız kokular. Takılarınız, aksesuarlarınız, o markalar. Aslında siz Maske Kimsin’deki gerçek oyunculardan birisiniz." ifadelerini kullandı.

Bir kadın giyim fuarına katıldığını belirten Abdurrahman Dilipak'ın, baş örtüsü eleştirisi şu şekilde:

"Müslüman kadın için başörtüsü “hürriyetinin sembolü”dür. O bir cinsel obje değil, ekmel-i mahlûkat, eşrefi mahlûkat olan insandır. Başkasının dikkatini çekmek, kıskandırmak için kendi bedenini zevk, sefa ve ihtiraslarının yurdu olarak görmez. O bir Hacer’dir icabında, bir Meryem, bir Asiye, bir Fatıma, bir Hatice, bir Aişe’dir, Rabia’dır. Başörtü firmalarının billboardlardaki afişlerine bakın, kaş, göz, mimik, botoks, makyaj Hollywood yıldızı gibi. Yerli sonradan görme, parayı bulunca ne yapacağını, nerede harcayacaklarını bilmeyen tipler. 

O tesettür defilelerindeki kızlar, ne kadar Hacer’e, Meryem’e, Aişe’ye, Asiye’ye ve Fatıma’ya benziyorlar. Sorun bakalım, onları tanıyorlar mı?

Hani onlara benzemeyecektik. 

“Men teşebbehe” emrini unuttunuz mu yoksa! Makyajlarınız ve kıyafetleriniz ne kadar da onlara benziyor. 

Yoksa siz de onlardan mı oldunuz. Onlar mı Fatih’leri doğuracak, onlar mı Ömer gibi eş arayacak, ya da Ömer’ler bunlarla mı evlenecek! 

Onların modalarını mı izliyorsunuz?. "