Rekor rezerv kayıplarını ve portföy çıkışlarını teyit eden mart ayı ödemeler dengesi verisinin ardından, Türkiye’nin yeni bir dış kaynak sağlayıp sağlamayacağı piyasada yakından takip ediliyor.

Türk ekonomisi, salgın koşulları nedeniyle döviz bulma imkanlarının daraldığı bir ortamda 2020 yılında ödenmesi gereken yaklaşık 170 milyar dolarlık dış borcun karşılamak için kaynak arayışında.

Siyasiler Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) swap (borç takası) ya da kredi ile sağlanacak bir kaynağı reddederken, ticaret yapılan G20 ülkeleri kaynaklı swap benzeri adımlarla finansmana ise sıcak bakıyor.

Bugün açıklanan Merkez Bankası verilerine göre cari işlemler açığı yılın ilk çeyreğinde 7.64 milyar dolar olurken, beklentilerin üstünde gelen mart ayındaki açık, yüklü portföy çıkışlarını ve rezerv kayıplarını de gözler önüne serdi.

Resmi rezervlerde mart ayında 16.6 milyar net azalış gözlenirken, portföy çıkışı 5.5 milyar dolar oldu.

Kamunun artan döviz arzı ve ‘corona’ya karşı alınan önlemlerin de etkisiyle şubat sonundan beri 21.6 milyar dolar düşüşle 86.2 milyar dolara geriledi.

Rezervlerin mart sonunda ve nisan ayında sert düşüş göstermesine karşın 1 Mayıs ile biten haftada rezerv kayıplarının hız kesmesi piyasalarda yakından takip ediliyor. Kayıpların düşük bir hızda mı devam edeceği yoksa yeniden mi hızlanacağı yakından izleniyor.

Öte yandan, ekonomi yönetimi sınırlı imkanlar dahilinde döviz yükümlülüklerini karşılamaya çalışırken, dolar/TL kurunu kontrol etmeye ve faiz oranlarını düşük tutmaya çalışıyor. Uzmanlar bunun devam ettirilemeyeceği görüşünde.

‘Değişim ihtiyacı var’

Bluebay Asset Management’den Timothy Ash, şu değerlendirmede bulundu: “Türk yetkililerin mevcut modun değişmesi için bir şeye ihtiyaçları var; bu corona virüsü endişelerinin yatışması, swap imkanlarına yönelik haberler, IMF ile anlaşma veya MB’nin herkesi bir şekilde kabiliyeti ve kredibilitesi konusunda ikna etmesi olabilir.”

Ash ödemeler dengesi istatistiklerinin gelişmekte olan ülkelerden en yüklü sermaye çıkışlarının yaşandığı dönemi kapsadığını da belirterek, sonraki dönemde de verilerin portföy çıkışlarını göstereceğini ancak bunun daha sınırlı olabileceğini belirtti.

‘Liraya pozitif yansıyabilir’

Reuters’a konuşan bir aracı kurum stratejisti ise gelişmelere ilişkin şu yorumda bulundu: “Piyasada yeni bir swap anlaşması sağlanıp sağlanmayacağı yakından takip ediliyor. Fed aksini söylüyor o nedenle artık Japonya, Çin, Britanya, Katar gibi diğer merkez bankalarından gelebilecek bir kaynak izleniyor. Olası kaynak liraya pozitif yansıyabilir.”

‘Fed ihtimali düşük’

New York Fed eski başkanı William Dudley, yaşadığı ekonomik zorluklar ve ABD’yle inişli çıkışlı diplomatik ilişkileri düşünüldüğünde Türkiye’nin dış nakit ihtiyaçlarını Fed’in gidermesinin mümkün olmadığını söyledi.

Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin ise 6 Mayıs’ta Fed’in ‘karşılıklı güven’ ilişkisi tesis edilen ülkelerle swap anlaşması yaptığını söylemiş, açıklama sonrası Fed ihtimali piyasalarda daha az görülmeye başlanmıştı.

diken