1 Mayıs’ta başlayan fiyat artışları, markaların farklı tarihlerde yaptığı zamlarla sürüyor. Süt ve süt ürünleri ile kıyma, sucuk, salam gibi ürünlere yalnızca mayıs itibarıyla yüzde 20’yi aşan oranlarda zam yapıldığı görüldü.

Süt ve süt ürünleri ile bazı kırmızı et ürünlerine yüzde 10 ila yüzde 25 arasında zam gelmesi dikkatlerden kaçmadı.
Bir ay boyunca çeşitli marketleri gezerek önceki etiketleriyle karşılaştırma yaptığımız fiyatlara göre, 1 Mayıs’tan itibaren çeşitli kutu sütlere gelen zammı, 14-16 Mayıs tarihlerinde devam eden zamlar izledi. Son olarak zamlanmayan bazı süt, peynir ve yoğurt markaları da 23 Mayıs’ta zamlandı. Süt ve süt ürünlerindeki fiyat artışlarını da sucuk, sosis ve salam gibi kırmızı et ürünlerinin takip ettiği görüldü.

Kıyma da arttı
Et ve Süt Kurumu’na (ESK) göre ise perakende kıyma fiyatları son bir hafta içinde yüzde 2.7 artarak 41.1 TL’den 42.2 TL’ye çıktı. 13-17 Mayıs haftasında 39.3 TL olan Ankara’daki perakende kıyma fiyatları da 20-24 Mayıs aralığında 39.7 TL’ye yükseldi. Mayıs ayı itibarıyla son bir yılda kıyma İstanbul’da yüzde 32.4, Ankara’da 17.8 zamlanmış oldu.
İstanbul Gıda Toptancı Tüccarları Derneği Başkanı Mustafa Karlı, “Bu ay süt ve süt ürünlerine yüzde 20’yi aşan zam geldi. 24 TL’ye satılan toptan kaşar peynirin fiyatı 28.3 TL’ye çıktı. Bir teneke beyaz peynir ise 350-400 liradan 450-500 liraya yükseldi. Piyasa çok durgun” diye konuştu.

[Haber görseli]

Ramazan talebi
Zamları Ramazan’da artan talebe bağlayan Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ ise, “Et üretimi ve tüketiminde düşüş var. Fırsattan istifade fiyatları artıranlar var. Bu zamlar maliyetlerdeki artışla izah edilemez” dedi. Yalçındağ, kırmızı et üretiminde yaşanan düşüşün, ikinci çeyrekte de devam edeceğini söyleyerek, kasaplarda satılan ürünlerde bir zam yaşanmayağını belirtti.
Öte yandan, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) 20 Mayıs’ta açıkladığı Ramazan fiyat değişimleri listesinde de, üreticide en fazla fiyat artışı yaşayan ürünlerden ikisi et ve süt olmuştu. TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu zammın sebeplerini şöyle açıklamıştı: “Sütte yaşanan fiyat artışında, Ulusal Süt Konseyi’nin yeni tavsiye fiyatını litrede 1 lira 70 kuruştan 2 liraya çıkarması etkili oldu. Ette de maliyetlerde yaşanan artış, fiyatlara yansıdı.” diye ifade etti.

Fiyatlar ‘kanat’landı

Eylül 2018’den bu yana fiyatı yüzde 150 artan beyaz et, yeniden zamlandı. Son 3 ayda yüzde 50 zamlanan tavuk eti, el yakar hale geldi. Tüm piliç ve tavuk bagetin fiyatı 8 liradan 13 liraya, tavuk göğüsün fiyatı 12 liradan 18 liraya, tavuk kanatın fiyatı 13 liradan 20 liraya kadar yükseldi. 21 yıldır tavukçuluk yapan Halil Güzergül, şu anki fiyatların tavukçuluk sektörünün gördüğü en yüksek fiyatlar olduğunu belirterek, “Daha önce 3-4 kilo tavuk isteyen yurttaş, şimdi ‘2-3 tane verir misin’ diyor. Önceden fakir yiyeceği olan tavuk, şimdi lüks oldu” diye konuştu.

AÇLIK SINIRI 2 BİN 124 TL

Cumhuriyet'ten Gamze Bal'ın haberine göre, Asgari ücretle çalışan yurttaşlar, son bir yılda yüzde 26 artan açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) verilerine göre, 2019 Mayıs’taki açlık sınırı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 25.9 artarak 2 bin 124 TL’ye, yoksulluk sınırı da 6 bin 919 TL’ye yükseldi. 2018 Mayıs’ta açlık sınırı 1686 TL, yoksulluk sınırı ise 5 bin 492 TL idi.
Gıda enflasyonun ise mayısta bir önceki aya göre yüzde 0.81 arttığını duyuran Türk-İş, dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutarın, yılın ilk beş ayı sonunda 183 TL arttığını ve yürürlükteki asgari ücretin gerisinde kaldığını açıkladı. Şubatta 6.58 TL olan ortalama yaş sebze-meyve fiyatı martta 7.02 TL, nisanda 7.42 TL iken, mayısta yüzde 5.26 artarak 7.81 TL’ye yükseldi. Türk-İş, yaptığı açıklamasında, “Dar ve sabit gelirli kesimlerin karşı karşıya kaldığı zorlu geçim şatları, yerel seçimler sonrası süren seçim tartışmalarının gölgesinde kaldı” ifadelerine yer verdi. Evli olmayan, çocuksuz bir çalışanın yaşama maliyeti ise aylık 2 bin 625 TL olarak hesaplandı.