İstanbul'da yıllık enflasyon oranı yüzde 50'yi geçti. İstanbul Ticaret Odası (İTO) verilerine göre, ocak ayı fiyat artışları yüzde 13.78 olurken yıllık bazda yüzde 50,91’e ulaştı.

Karar gazetesi yazarı İbrahim Kahveci, fiyat artışlarıyla ilgili tutarsızlıklara değindiği yazısında, "İstanbul’da fiyat artışının bir başka özelliği daha var. Perakende fiyatlar aylık bazda yüzde 13,78 artıyor ama toptan eşya fiyatları (TÜİK-ÜFE) yüzde 6,03 artışta kalıyor. Hatta yıllık bazda perakende fiyat artışı %50,91 olurken, toptan eşya fiyat artışı %53,96 ile epey birbirine yakınlaştı. Kısaca şunu söyleyelim: Üretici fiyat artışı artık perakendeye daha yoğun yansıyor" ifadelerini kullandı.

"...elektrik üreten santrallerin doğalgazına yüzde 14 daha zam yapılmış. Ama durun mesele burada bitmiyor. EPİAŞ toptan elektrik fiyatlarına bakıyorum. Adeta 1 lira 345 kuruşta kilitlenmiş. Oysa daha geçen yıl toptan fiyatlar sadece 29-30 kuruş seviyesindeydi" bilgisini paylaşan Kahveci, yazısını şu satırlarla sürdürdü:

"EPİAŞ toptan fiyatlar üzerinden alınan elektrik, öncelikle dağıtıcılara iletiliyor. Oradan dağıtıcılar (özelleşen firmalar) bu elektriği abonelere götürüyor. İşte bu arada kayıp-kaçaklar da oluşuyor. Bunun yanına firmaların kar payları ve vergiler de eklendiğinde, üretici fiyatının yaklaşık 2,2 katına aboneler elektriği tüketmiş oluyor.
Aralık ayında ortalama 1,0 lira olan toptan elektrik fiyatı ocak ayınca artık 1,345 liradan işlem görüyor.
Bu duruma göre nihai satış fiyatı 2,95 liraya gelmesi gerekiyor. Ama bu durum elbette normal şartlar altında olması gerekeni gösteriyor. Oysa ocak ayında yüzde 127 zamlanan üst tüketim diliminde bile elektrik fiyatı 2,06 lira ediyor. Bizim sormamız gereken nokta şu: Elektrik fiyatları neden üreticide bu kadar çok arttı?
Kurdan mı; yoksa ithal fiyat artışı da eklendiğinde ikisi birden mi? İşte o nedenle söylüyorum: Dünya sağanak yağmurla uğraşırken biz neden sel durumu yaşıyoruz?
Dün gece akaryakıt fiyatlarına bir kez daha zam geldi. Daha dört ay önce 7 lira olan benzin-mazot artık 15 liraya dayandı. Elektrik desen keza aynı şekilde...
Bu atmosferde fiyatların düşmesini beklemek acaba nasıl bir hesap ile dile getiriliyor?
Rakamların dili ile siyasetin dili hiç bu kadar farklı olmamıştı. Umarın iyi niyet temennileri gerçeğe dönüşür. Aksi halde durum epey ciddi. Zamların arkası kesilecek gibi durmuyor..."