İktidarın kalemşörü Fuat Uğur, 18 Aralık Cumartesi günkü yazısının ilk kısmında  AK Parti’nin ‘ekonomik kurtuluşu savaşı’ diye adlandırdığı süreci özetledi.  Merkez Bankası’nın aldığı kararlarla  Türk Lirası ’ndaki değer kaybetme süreci başladı. Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur yazısında bu süreci, “Deli gömleğini çıkarmak”, “Mandacı İktisatçılar” gibi  Beştepe’nin sözleriyle savundu.

Yandaş Fuat Uğur ‘döviz devlet eliyle alınıp satılsın’ demişti

Fuat Uğur yazısında “Kontrollü kambiyo rejimi mi? Neden olmasın?” başlığını kullandı. Fuat Uğur, ‘döviz alım-satımının devlet eliyle kontrollü’ yapılmasını istedi. Uğur, “Kontrollü kambiyo rejimi, parası saldırılara açık olan gelişmekte olan ülkelerin serbest döviz, dalgalı kur sistemini bırakarak döviz alım-satımını devlet eliyle kontrollü olarak artırarak yapması. Amaç, burada para değerini belli seviyede tutmak ve dışa bağımlı maliyet girişlerindeki artışların enflasyona etkisini azaltmak. Milton Friedman ve Steve Hanke gibi IMF’ci ekonomistler bile gelişmekte olan ülkeler için bu rejimi tavsiye ediyor.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan: Zırvalık, asla masum görmüyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün akşam ikinci düzenlenen İlim Yayma Ödülleri Töreni’nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, ‘kambiyo rejimi’ taleplerini zırvalık diye değerlendirip gündeme getirenleri masum görmediğini söyledi. İktidara yakın Türkiye Gazetesi ve Fuat Uğur bu sözlere sessiz kaldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şöyle demişti:

“Aynı şekilde kontrollü 'Kambiyo rejimi' gibi zırvalıkları gündeme getirenleri de asla masum görmüyoruz. Döviz kurundaki istikrarı, bu tür zırva yöntemlerle değil, piyasanın kendi işleyişi içinde sağlayacağız. Ekonomide bir kural vardır, dere yatağında akar ve bizim de şu anda takip ettiğimiz yol budur. Buradan tüm vatandaşlarıma, ekonomide verdiğimiz mücadelede devletlerinin ve hükümetlerinin yanında daha güçlü şekilde yer almaları çağrısında bulunuyorum. Geldiğimiz noktada sırf daha çok kazanç hırsıyla, fiyatları şişirmekle, stokçuluk yapmakla, dün ülkemizi darbe ile esir almaya çalışanlara destek çıkmak arasında bir fark kalmamıştır. Cuma gününden beri bir dedikodudur almış başını gidiyor. Pazartesi gününden itibaren, ciddi manada finans dünyasında sıkıntılar yaşanacakmış. Ya bunu ancak ihanet içinde olanlar söyler. 'Biz nasıl ayakta dimdik duracağız' demiyor, pazartesiden itibaren bu tür sıkıntıların olacağından bahsediyor. Bunlar aynı zamanda keramet ehli galiba. Merak etmeyin, böyle bir durum söz konusu değil, biz dimdik ayaktayız.”