Yeni İstanbul Havalimanı Sadece Pegasus’a Yaradı; Çünkü Pegasus Bu Havalimanını Kullanmıyor

Yeni İstanbul Havalimanı’nın Nisan 2019’da ticari uçuşlara açılması sonrasında da havalimanı ile ilgili tartışmalar sürmeye devam ediyor. Türk Hava Yolları’nın yeni havalimanına geçişi ile birlikte operasyonel maliyetleri beklentinin çok üstünde artmış durumda. Geçen hafta faaliyetlerini geçici olarak durdurduğunu açıklayan Atlas Global şirketi de gerekçelerden biri olarak yeni havalimanına geçişle birlikte ortaya çıkan maliyet artışını gösterdi. THY ve Atlas Global yeni havalimanı kaynaklı sıkıntılar yaşarken İstanbul Havalimanı’nı birkaç sefer dışında kullanmayan ve kurulduğundan beri Sabiha Gökçen’i kendisine asıl operasyon merkezi seçen Pegasus, İstanbul Havalimanı’nın açılmasından çok memnun gözüküyor. Şu ana kadarki veriler ironik bir şekilde bize, yeni havalimanının bu havalimanını kullanmayan Pegasus’a hayat öpücüğü olduğunu gösteriyor.

Atatürk Havalimanı’nın yerine geçen İstanbul Havalimanı’na büyük ölçüde hazırlıksız bir şekilde ve alelacele yapılan taşınma sebebiyle yolcu tercihlerinde ciddi bir değişim yaşandığı görülüyor. Ulaşımın bir numaralı sorun olduğu İstanbul’da hem iç hem de dış hat yolcularının tercihi Sabiha Gökçen haline gelmiş durumda. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) verilerine göre de, 2019 Eylül sonu itibariyle Sabiha Gökçen Havalimanı dış hat yolcu sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20 artarak tarihinin en yüksek seviyesine çıktı. İş Yatırım’ın hazırladığı 4 Eylül 2019 tarihli araştırma raporu da bu durumu teyit ediyor. Rapora göre Pegasus, Sabiha Gökçen Havalimanı’nın İstanbul Havalimanı’na göre şehir merkezine yakınlık avantajından da büyük ölçüde faydalanarak dış hat pazar payını Haziran 2019 sonu itibariyle yüzde 13,7’e yükseltmeyi başardı (önceki yıl aynı dönemki payı yüzde 12,5).

İstanbul Havalimanı Sonrası Hisseler: Türk Hava Yolları Duraksadı, Pegasus Tarihi Zirvesini Gördü

İstanbul Havalimanı’na taşınma sonrasında mali açıdan işler Pegasus lehine ilerlerken, bu durum hisse performansına da fazlasıyla yansıdı. Borsa İstanbul verilerine göre, bu yılın Nisan ayı başında 28 TL civarlarında seyreden hisse, Haziran ayı ile birlikte büyük bir ivme kazanarak Ağustos ayı sonlarında 72,35 TL’yi gördü. Bu hareket, beş ay içinde yüzde 150’den fazla bir kazanç anlamına geliyor. Bu günlerde Pegasus hisse senetleri tarihi zirvesi olan 73 TL civarında bir seyir izliyor. Pegasus 3. çeyrek sonunda geçen yılın aynı dönemine göre satış gelirlerini %36,4, net karını ise %103 artırmayı başardı.

Büyük umutlarla açılan ve THY için bir merkez haline getirilen İstanbul Havalimanı’nın ise THY’ye şu ana kadar bir getirisi olmadı. Aksine, taşınma ile birlikte, THY’nin birim maliyet giderlerinin çok fazla arttığı şirket tarafından açıklanan mali tablolardan da açıkça görülüyor. Satış hasılatı beklentilere paralel artsa da operasyonel maliyetlerinin de etkisiyle 2019 yılı üçüncü çeyrekte açıklanan kar, piyasa beklentilerinin altında kaldı ve geçen yılın aynı dönemine göre %40 azaldı. Türkiye’ye havayoluyla gelen turist sayısında 2019 yılında yüzde 15 gibi bir artışa rağmen, aynı sektörde faaliyet gösteren Pegasus’un tam aksine, 2019 yılında THY’nin hem mali hem de hisse performansı yatırımcıları hayal kırıklığına uğrattı. Nisan ayı başında 13 TL civarında seyreden THY hissesi aşağı yönlü bir salınım göstererek 11,20 TL seviyelerine kadar indikten sonra bugünlerde yine 13 TL seviyelerinden işlem görmeye devam ediyor. 2018 yılı başından itibaren PEGASUS ve THY’nin hisse hareketlerini gösteren grafik, yeni havalimanın açılışından sonra birbirine zıt hareket eden fiyatlamaları açıkça ortaya koyuyor.

https://lh6.googleusercontent.com/dc_qEmNsyNfWCkjhxcaH-iP5e9ku_Ayg36iytZF3xwak1z5zetNN1QwbMWfaC7yDDkQaapHGKZdrDHAlvR0PoKLw-c11nKj1CXpNgHPtWfyJPTauQ2SWH1_quoc-Sc53bOb94xD6RanMcZCjKQ

İstanbul Havalimanı Nedeniyle THY’nin Giderleri Beklenmedik Şekilde Arttı

THY’nin karlılık ve hisse performansını baskılayan en önemli etkenin, İstanbul Havalimanı’nın işletmeye alınması ile ortaya çıkan ve beklentinin çok üstünde gerçekleşen maliyet artışları olduğu anlaşılıyor. Ağustos sonunda yayınlanan İş Yatırım raporunda bunlar genel olarak şu şekilde sıralanmış:

  • İstanbul Havalimanı’na yiyecek ikmali ve daha geniş lounge alanı giderlerinin etkisiyle yolcu ikram ve hizmet giderlerindeki yüzde 17 artış,
  • İstanbul Havalimanı yer hizmetleri giderlerinin yüzde 6, navigasyon giderlerinin yüzde 14 artması dolayısıyla birim giderlerdeki artış,
  • İstanbul Havalimanı’nda Atatürk Havalimanı’na kıyasla uzayan taksi sürelerinin yakıt tüketiminde oluşturduğu yüzde 20 artış ile artan gecikme ve iptallerinin getirdiği ek maliyetler.

THY’nin yeni havalimanına taşınması ile birlikte önemli ölçüde artan maliyetlerin yanı sıra, yolcuların da bu havalimanına alışamadıkları anlaşılıyor. İşlevsiz ve gereğinden fazla büyük olduğu ileri sürülen bu havalimanında, uçağın piste teker koyması ile yolcuların terminal çıkış kapısına ulaşmaları arasındaki süre 1,5 saati bulabiliyor. Terminal içi uzun yürüyüş mesafesinin özellikle hasta, yaşlı ve çocuklu yolcular için zorluk oluşturduğu, aktarmalarda iki uçuş arası yürüyüşün yarım saati bulabildiği, otopark ve kafe hizmetlerinin çok pahalı olduğu da gelen diğer şikâyetler arasında. Ayrıca; şehre olan uzaklığı, raylı taşımanın olmaması ve paralı yollarla terminale ulaşılabilmesi gibi olumsuzluklar havalimanına yeterli seviyede talep olmamasına yol açıyor.

Sonuçta, Yeni İstanbul Havalimanı ne yolcular ne de THY için hala yeni bir değer oluşturabilmiş değil. Devasa bir hacme sahip bu tartışmalı yatırımın THY’yi zor durumda bıraktığı anlaşılıyor. Dolayısıyla Türkiye’ye havayoluyla gelen turist sayısında yüzde 15 gibi bir artışa rağmen THY’nin mali tablo sonuçları ve hisse performansı beklentilerin çok altında kalmış gözüküyor. Yeni Havalimanını birkaç sefer dışında kullanmayan Pegasus ise ikinci çeyrekten itibaren hasılatını ve karlılığını istikrarlı şekilde artırmaya devam ediyor.