BİLİNÇ VE YAŞAM BAĞLANTISI

Yaşam bir sanattır.  Nasıl diye soracak olursanız yaşam bir tiyatroysa bu oyunda oynayan oyuncularda biziz .

Bizim rolümüzü ilk başta ailemiz çizmiş olabilir ama biz bu rolü değiştirebiliriz rahatsız olmuşsak bu rolden.

Mesela bir anne ve baba çocuklarına kendi başaramadığı bir hayali  zorla giydirmeye çalışır çocukta bunu zor da olsa gerçekleştirir. Ama çocuk bu halden memnun değildir. Yaşamdan zevk alamaz. Ama belli bir süre geçtikten sonra kendini yeniden inşa edebilir ve hayallerini gerçekleştirmek için adımlar atabilir.

İnsan kendisi istedikten sonra yapamayacağı bir şey yoktur.  Kader gayrete aşıktı denir çünkü kaderi bizim çabalarımız oluşturur.
Kişi hayatta başarılı bir rol almak istiyorsa önce kendini dönüştürmeli.  Yüksek bir bilinçle yaşam kalitesi artar.  Çünkü yüksek bilinç yönetilmez o yana bu yana savrulmaz.

Yaşamsal negatif döngüleri kırmanın bir yoluda bilincin yükselmesi ile mümkündür. Düşünce kalıpları değişince yaşamda değişim başlar.

Yükselişe odaklı bir yaşam bol bol bilgi getirir kişiye çünkü niyeti bunu gerçekleştirmektir.  Niyet ne ise icraatta o dur.

Fakirlikle mücadele de bilincin önemi büyüktür.  Çünkü yükselen bilinç negatif duygulardanda arınır.  Fakirlikle alakalı negatif kodlar silinir.

Arkadaş çevresindede değişim olur yükselen bilinç sayesinde.  Çünkü titreşimlerinde etkisi ile frekans aralığına giremeyenler uzaklaşır bir bir... Korkmayalım bu dökülenler bizim enerji vampirlerimizdir.  Çünkü sizde eskiden negatif duygulardan beslendiğimiz alanımız negatif insanlardan oluşuyordu.

Dikkat ettiysek Avrupa ülkelerinde fakirlik yok çünkü orada bilinç yüksek . Sokaklar tertemiz çünkü halk bilinçli.

Bizlerde yüksek kaliteli bir yaşam istiyorsak öncelikle bilincimiz ile çalışmalıyız. Bilinç bizim bakış açımızın aralığını belirler. Bilincimizin yüksekliği ölçüsünde yaşamdan haz alırız ve dünyanın çehresinin değiştiğini görürüz.  Çünkü dünya denen yer bizim bilinç aynamız!
Bir insanın en önemli görevi farkındalıklarını artırmaktır . Çünkü farkındalık artıkça insani vasıflarını hayata geçirir.
Cehalet insanın en büyük düşmanıdır bildiğini zannedip öğrenmeye kapalı olmak ise en kötüsüdür.
Böyle insanlar toplumun tuğlalarını bir bir yıkar farkındalık sahibi ise inşa eder.

Iki günü birbirine eşit olan ziyandadır diyen bir peygamberimiz varken biz hala direniş gösteriyorsak değişime söylenecek söz yok derim.

Hayırlı huzurlu haftalar sevgili okurlar..

Aslı Soylu